 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas no: 1999/1318
Karar no: 1999/3273
Tarih: 26.04.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın İstanbul 3.Asliye Ticaret Mahkemesince görülerek verilen 28.12.1998 tarih ve 1998/742-1998/2055 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Ahmet Susoy tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankadan dövize endeksli kredi kullandığını, dövizdeki ani yükseliş ve beklenmeyen haller dolayısıyla müvekkili aleyhine sözleşme dengesinin değişerek taksitlerin ödenemez duruma geldiğini ileri sürerek kalan borcun 3.1.1994 tarihindeki kur üzerinden TL olarak tesbitini aylık taksitlerin TL üzerinden belirlenerek %5.5 faiz yürütülmesi şeklinde sözleşmenin uyarlanmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sözleşmenin tarafların serbest iradesiyle kurulduğunu, davacıya TL ye dönüşüm için ihtar gönderilip, davete yanıt vermediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre, olayda uyarlama koşullarının bulunmadığını, davacıya sunulan alternatiflere karşılık vermediği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın, Dairemizin 6.10.1997 gün 1997/6004-6595 sayılı ilamıyla bozulması ve karar düzeltme isteminin reddi üzerine mahkemece bozmaya uyularak yapılan yeniden yargılama sonucunda, davacının 75.062.612 TL yi defaten davalıya ödemesi halinde, 30.12.1998 tarihinden itibaren aylık (98.866.834) TL ödemesi suretiyle uyarlamanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Mahkemece Dairemizin 6.10.1997 gün 1997/6004 E, 1997/6595 K. sayılı bozma ilamına uyma kararı verildikten sonra bozma gereklerinin yerine getirilmesi açısından dosyanın yeniden bilirkişi heyetine tevdi suretiyle 21.09.1998 ve 02.12.1993 tarihli bilirkişi raporları aldırılmış ve 02.12.1998 günlü bilirkişi raporuna dayanılarak karar tesis edilmiş ise de, alınan
raporun ve buna dayanılarak tesis edilen kararın bazı yönlerden bozma ilamı gerekçeleriyle çeliştiği anlaşılmaktadır.
Dairemizin emsal nitelikteki bozma ilamında açıkça "davalı bankadan alınan dövize endeksli kredinin hangi tarihte alındığı ve bu kredi için yapılan geri ödemelerin 3.1.1994 tarihine kadar tutarının ne olduğu ve bu tarihteki davacının döviz borcunun ne tutarda olduğu belirlenmelidir. Bu belirlenen dövize endeksli borç tutarı cinsine göre ve 3.1.1994 tarihindeki dövizin kuru nazara alınarak TL'ye çevrilmelidir. Davacının aldığı döviz kredisinin, o tarihlerde TL üzerinden kredi alanlar bakımından daha avantajlı ve geri ödemeler yönünden daha düşük taksitler biçiminde olduğu da bir geçek bulunduğundan, az ödenen tutarların tümü değerlendirilmek ve bunun o tarihteki TL faiz oramda belirlenerek TL ödemeli kredilerle kıyaslama yapılması ve davacının borcuna ayrıca bir ekleme yapılması suretiyle bir denkleştirmenin oluşturulması gerekir. Böylece davacının döviz borcu TL'ye çevrilmiş ve ayrıca önceden TL olan kredi borçları ile 3.1.1994 tarihi olarak aynı duruma getirilmiş olmalıdır." denilmek suretiyle hesap tarzı yönünden bir yöntem belirlenmeye çalışılmıştır. Oysa hükme dayanak alınan bilirkişi raporunda 03.01.1994 tarihi itibariyle (21.9.1998 günlü kök raporundaki açıklamalar doğrultusunda) davacının aynı tarihte TL olarak kredi kullananlardan noksan ödemesinin tespit edilmesine karşın belirlenen noksan ödemenin TL ye çevrilen ana para borcuna ilavesi suretiyle davacının öncelikle 03.01.994 tarihi itibariyla toplam borcunun belirlenmesi gerekirken belirtilen noksan ödemenin ana paraya ilave edilmemesi suretiyle borcun eksik tespiti doğru görülmediği gibi,
3)Hükme dayanak alınan bilirkişi raporuna ekli itfa tablosunun incelenmesinde davacının noksan yatırdığı miktarların ana para bakiyesine ilavesi suretiyle hesaplama yapılması gerekirken noksan ve fazla ödemelerin kendi içerisinde değerlendirilmesi suretiyle yapılan hesap tarzı da doğru olmamış ve kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda l nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 26.04.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.