 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas no: 1999/1200
Karar no: 1999/3023
Tarih: 19.04.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Üsküdar Asliye 1. Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 24.9.1998 tarih ve 1996/377-1998/753 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Ahmet Susoy tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilin ait aracın davalı şirket nezdinde sigortalı bulunduğunu, sigortalı araçta meydana gelen hasarın davalı tarafından ödenmeye yanaşılmadığını ileri sürerek, maddi zarar, kazanç kaybı, yıpranma ve çürümeden doğan ilave zarar, garaj kira bedeli karşılığı fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik (100.000.000) TL nin dava tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi (en yüksek mevduata uygulanan faiz) ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, dosyadaki kanıtlar ve bilirkişi raporuna nazaran, kaza dolayısıyla davacı aracında oluşan hasar tutarının (113.734.087) TL olduğu, bu nedenle diğer talepler üzerinde durulmasına gerek bulunmadığı gerekçesiyle taleple bağlı kalınarak (100.000.000) TL tazminatın dava tarihinden itibaren 31.12.1997 tarihine kadar %30, 2.1.1998 tarihinden itibaren %50 yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacı, davalı ile arasındaki sigorta sözleşmesine dayalı olarak istekte bulunduğuna ve TTK.nün 3. maddesi uyarınca bu tür sözleşmelerin ticari iş niteliğine haiz 'olmalarına, 3095 sayılı Yasanın 2/3. madde ve fıkrasında ticari işlerde reeskont oranında gecikme faizi istenebileceğine, davacının dava dilekçesinde yer alan "ticari temerrüt faizi en yüksek mevduata uygulanan faiz" deyiminin Dairemizin yerleşik uygulamasına göre "T.C.Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için öngördüğü reeskont faiz oranı" ile aynı anlama gelmesine göre, talep gibi reeskont oranında gecikme faizi isteminin kabulü gerekirken, yasal oranda gecikme faizine hükmolunması doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de, yapılan yanlışlığın yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği anlaşıldığından, HUMK.nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hüküm fıkrasında yeralan "dava tarihi olan 10.5.1996 tarihinden" kelimelerinden sonra gelen "31.12.1997 tarihine kadar %30, 1.1.1998 tarihinden itibaren yasal %50" kelimelerinin karardan çıkartılarak, yerine "%57 ve 2.8.1997 tarihinden itibaren %80 ve değişen oranlarda kelimelerinin getirilmesine, kararın düzeltilmiş bu yeni şekliyle ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19.04.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.