 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/9938
Karar No : 1999/1843
Tarih : 08.03.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Afyon Asliye l.Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 5.10.1998 tarih ve 360-529 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası, için Tetkik Hakimi Ali Orhan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı, davalı kooperatiften 4 adet bono karşılığı 61.804.000 TL borçlandığını, kredi borcunun vadesi içinde ödenmesinde %45, vadesi geçtikten sonra yapılan ödemelerde %58 faizi uygulanması gerekir iken, mürekkep faiz uygulanmak suretiyle 135.700.000 TL fazlaya tahsilat yapıldığını ileri sürerek bu miktarın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, kredinin özel yasa ve borç senedi hükümlerine dayanılarak kapitalize faiz ile tahsil edildiğini, ileri sürerek davanın reddi ile inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, takibe konu borç senetlerindeki şartlar dikkate alındığında davalı kooperatifçe davacıdan 137.128.354 TL fazla tahsilat yapıldığı gerekçesiyle taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne, 135.700.000 TL nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, davalı kooperatif ortağı bulunan davacının kredi borcu nedeniyle mürekkep faiz yürütülerek fazla tahsilat yapıldığı iddiasıyla açılmış istirdat davasıdır. Mahkemece. davalı kooperatifin BK.nun 104. maddesin aykırı davranarak faize faiz yürütülmek suretiyle davacıdan fazla tahsilat yaptığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. BK.nun 104. maddesi uyarınca temerrüt faizine faiz yürütülmesi kural olarak yasaktır. Ancak, BK.nun 104 maddesi temerrüt faizine ilişkin olup, sözleşme faizi ile ilgisi yoktur. TTK.nün 8. maddesine göre, kural olarak faize faiz yürütülmesi yasaklanmış ise de, kanunun özel durumları sayılarak, ödünç para verme işleri, bankalar, tasarruf sandıkları ve Tarım Kredi Kooperatifleri hakkındaki Özel hükümlerin saklı olduğu belirtilmiştir.
Davalı kooperatifin davacıdan aldığı borç senetlerinde de borcun kapitalize edilecek faizi ile birlikte ödenmesi kabul edilmiştir. Kaldı ki, davalı kooperatif, bu krediyi banka aracılığı ile vermekte ve belirli dönemler için faize faiz tahakkuku suretiyle bankaya ödeme yapmaktadır. Bu durumda mahkemece yapılacak iş davalı kooperatifin davacıya verdiği kredi nedeniyle aradaki sözleşme hükümleri de dikkat alınarak, davacının ödeme tarihi itibariyle davalı kooperatife ne kadar borcu olduğunun tesbiti ile sonucuna göre karar vermekten ibaret olup, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş hükmün bu nedenle davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda l nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmediğine, 08.03.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.