Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/9694
Karar No : 1999/1620
Tarih : 01.03.1999

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
 
Taraflar arasındaki davanın Kadıköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesince görülerek verilen 12.6.1998 tarih ve 862-805 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi taraflar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Gürkan Gençkaya tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin borçlu-davalılara sattığı Jeneratör grubundan doğan alacağı "için Beyoğlu 1.Asliye Ticaret Mahkemesinden alınan ihtiyati haciz kararı uyarınca Beyoğlu 3. icra Müdürlüğünde 1.206.820.000 lirası üzerinden takibe başladıklarını, 897.000.000  lira tahsil ettiklerini, borçluların takibe haksız olarak itiraz ettiklerini beyanla itirazın iptaline,
takibin devamına, alacağın günlük %05 oranında sözleşme gereği faizi ile birlikte tahsiline, yapılmış ödemenin feri alacaklar sayılmasına ve %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevabında yetkili mahkemenin olduğunu, alınan ihtiyati haciz kararı üzerine 897.850.000 lira ödediklerini, müvekkillerinden Muzaffer'in çekin keşidecisi  olduğunu, satış akdinin tarafı olmadığını, kendisinden akti faiz, akti cezai şart ve %10 çek tazminatının istenemeyeceğini ancak 15.7.1996 tarihinden 16.8.1996 tarihine kadar tahakkuk edecek yasal icra faizinin talep edilebileceğini müvekkili İbrahim'in ise akti ilişki içinde olup borcun aslının ödenmesi ve temerrüde düşürülmemiş olması nedeniyle emrindeki taleplerin istenemeyeceğini savunarak davanın reddini ve %40 tan aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosyadaki belgelere göre benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davalı İbrahim tarafından davacıya ciro edilen çekin karşılıksız kalması nedeniyle temerrüt faizinin 142.400.000 lira, %10 ceza ilamının 89.000.000 lira ve ihtiyati haciz masrafının 2.650.000 lira olduğu ancak temerrüt faizinin 133.500.000 lira istenmesi nedeniyle toplam miktarın 1.115.150.000 lira olduğu yapılan ödemenin infazda nazara alınması gerektiği, davalı Muzaffer'in ana para ile birlikte  7.912.000  lira  faiz  ve  2.670.000 lira komisyon olmak üzere 900.582.000 liradan sorumlu olduğu gerekçesiyle Beyoğlu icra
Müdürlüğünün 1996/6869 sayılı ilamsız icra takibinin 1.115.150.000 lirasının  900.582.000  lirası yönünden davalı Muzaffer sorumlu olmak üzere ve ana para olan 890.000.000 liranın icra kasasına ödeninceye kadar olan süre için takip talebinde belirtilen  faiz uygulanmak suretiyle itirazın iptaline ve takibin devamına, 356.900.000 lira icra inkar tazminatının davalılardan alınmasına, ödemelerin icra müdürlüğünce resen gözönüne alınmasına
karar verilmiştir.
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Davalılar temyizi bakımından; dava itirazın iptali davası olarak görülmüş ve bu şekilde hüküm kurulmuştur. Oysa icra dosyasının incelenmesinde ödeme emrinin davalılara 17.8.1996 tarihinde tebliğ edildiği 7 günlük itiraz süresi geçtikten sonra 29.8.1996 tarihinde itiraz edildiği, bu şekilde takibin kesinleştiği anlaşıldığından artık, davaya itirazın iptali davası olarak devam edilemez. Davacının alacağını bir mahkeme hükmüne bağlamakta hukuki yararı olduğu kabul edilebilirse de, bu ancak alacak davaları için geçerlidir, itirazın iptali davasında takip kesinleştiği için artık itirazın iptali sözkonusu olmadığından tahsil davası için geçerli olan bu görüş itirazın iptali davası için uygulanamaz. O halde mahkemece öncelikle itirazın kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bu hususun araştırılmadan yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Kabule göre de; davalılardan Muzaffer, davacı ile diğer davalı İbrahim arasındaki satım ilişkisine taraf değildir. Mahkemece de kabul edildiği gibi davalı Muzaffer'in verdiği çek karşılıksız çıktığına göre TTK.nün 722. maddesine göre çek bedeli, %10 faizi ve çek bedelinin binde üçünü aşmamak üzere komisyon ücretinden sorumlu olup, satım ilişkisine taraf olmadığı için sözleşmede yazılı binde beş faizden sorumlu olmadığı halde hüküm fıkrasında "takip talebinde belirtilen faiz uygulanmak suretiyle" denilerek bu davalının da sözleşmedeki faizden sorumlu tutulması doğru olmamıştır.
3-Davalılar icra takibi üzerine 897.850.000 TL.sı yatırmış olup, borcun bu kısmına itiraz etmediklerine göre artık bu kısım için itirazın iptaline olanak bulunmadığından, inkar edilmeyen ve icra dosyasına yatırılan 897.850.000 lira için inkar tazminatına karar verilemez. Mahkemece icraya yatırılan bu kısım üzerinden davacı yararına icra inkar tazminatı yürütülmesi de doğru bulunmamıştır.
4-Davacı temyizi yönünden; Davalılardan İbrahim yapılan hesaplama sonucunda 1.115.150.000 liradan sorumlu olup itirazın bu miktar üzerinden iptaline ve takibin binde beş faizle devamına karar verilmesi gerekirken adı zikredilmeyerek infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda l, 2, 3 numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, 4 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harçların istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 01.03.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54
  • Solidworks Lisanssiz kullanımi yanlış adreste arama 
  • 10.06.2025 01:05


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini