 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/9484
Karar No : 1999/1560
Tarih : 25.02.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Çankırı Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 6.10.1998 tarih ve 77-441 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Ömer özdemir tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifçe çekilen usulsüz ihtarlarla üyelikten ihraç edildiğini ileri sürerek ihraç kararının ve ihracı onayan 29.6.1997 tarihli genel kurul kararının iptalini talep etmiştir.
Davalı vekili, davalıya aidat borçları için 2 kez ihtar çekildiğini borçlarını ödemeyince yönetim kurulunca ihraç kararı verilip, ihraç kararının 29.6.1997 tarihli genel kurulda onaylandığını, dava ve işlemini takip eden avukatına kararların tebliğ edilmesine rağmen 3 aylık süre içinde dava açılmadığını ayrıca ihracın yerinde olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre, davacıya parasal yükümlülüklerini yerine getirmesi için 2 kez ihtar çekildiği genel kurulca alınan ihraç kararının da davacının işlerini yürüten avukata yapıldığı, davacının yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
1163 sayılı Kooperatifler Yasasının 16/son maddesi uyarınca, üyelikten çıkartılan ortağın hak ve yükümlülükleri çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam ettiğinden, taraflar arasında Çankırı Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen 1997/414 Esas sayılı dava sürerken, davalı kooperatifin davacıdan aidat borçlarını istemesinde bir usulsüzlük yok ise de, davalı kooperatifin gönderdiği ihtarların davacının avukatı Fikri'ye tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Ne var ki, davacının, kooperatife adına yapılacak tebligatların avukatına yapılacağına ilişkin yazılı bir talimatı bulunmadığı gibi, davacının avukatı Fikri Mutlu ile yaptığı 14.1.1995 tarihli sözleşmede de, bu konuda açıkça verilmiş bir yetki yoktur. Bu nedenle davanın süresinde açılmış olduğu anlaşılmaktadır. Davacıya çekilen ihtarnameler ve
ihraç kararının tebliğine ilişkin tebligatlar Kooperatifler Yasasının 16 ve 27. maddelere uygun olarak davacıya tebliğ edilmediğinden davacının üyelik yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmayıp, davacının temyiz itirazlarının kabulü gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 25.02.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.