 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/9096
Karar No : 1999/2605
Tarih : 25.03.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Ankara Asliye 7.Ticaret Mahkemesince görülerek verilen 4.6.1998 tarih ve 233-534 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Seyfi Çizmeci tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin "SALSA" markasının tescili için davalıya müracaat ettiğini, ancak dava dışı U. San Tic AŞ.nin itirazı üzerine bu şirket adına tescilli "Salso" markası ile müvekkilinin başvurusundaki domates ve biber sosu emtialarının aynı ve benzeri olduğu gerekçesiyle bu emtialar için tescil talebinin reddedildiğini, oysa iki markanın benzerliğinin bulunmadığını ve tescillerin farklı sınıflara ait olduğunu ileri sürerek davalı kurumdan verilen itirazın reddi kararının iptali ile "Salsa" markasının müvekkili adına tescilini talep etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma ve dosyadaki kanıtlara göre, davacının T. Patent Enstitüsüne yaptığı marka tescil başvurusu üzerine, kullanılacağı emtialardan domates ve biber sosu ibarelerinin tescilinin reddedildiği, diğer emtialar için tescil başvurusunun kabul edildiği, davacının markası olan "Salsa" ile U. san Tic AŞ adına tescilli "Salso" markası aynılık derecesinde benzer oldukları ve aynı sektör ile ilgili oldukları, hemen hemen benzer nitelikte malları kapsadığı, bu nedenle davalının marka tescil başvurusunu bu iki emtia için reddetmesinin 556 sayılı KHK'nın 8.maddesine uygun olduğu, her ne kadar davacı vekili iki markanın mal ve hizmet sınıflandırmasında farklı sınıflara ait olduğunu iddia etmiş ise de, Sanayi ve Ticaret Bakanlığının (BİK-TPE 96/2)nolu Tebliğinin 9.maddesindeki "Farklı sınıflara ve gruplara dahil olmalarına rağmen birbirleri ile iltibas yaratacak ve halkı yanıltarak kamu düzenini bozacak şekilde ilişkili olan mal ve hizmetlerde aynı tür mal ve hizmet olarak değerlendirilecektir." hükmünün 556 sayılı KHK.nin 8.maddesi ile birlikte değerlendirildiğinde davalının red gerekçesinin mevzuata uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulamamasına göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasa hükümlerine uygun görülen kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 596.000.- lira temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 25.03.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.