 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/9064
Karar No : 1999/547
Tarih : 08.02.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Antalya 5.Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 9.7.1998 tarih ve 237-675 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Ali Orhan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilin davalı şirketine poliçede özellikleri ve cinsleri yazılı eşyaları enflasyon klozlu çağdaş güvence sigorta poliçesi ile sigorta ettirdiğini, sigortalı eşyaların kapı kırılmak suretiyle çalındığını, poliçe güvencesi altında olan zararın ödenmediğini ileri sürerek çalınan eşyaların dava tarihindeki değeri üzerinden enflasyon oranında faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili; davanın müvekkil ikametgahı İstanbul'da açılması gerektiğini, dava ile ilgili yapılan tahkikatların ve alınan ifadelerden sigortalı yerde söz konusu hırsızlığın olamayacağının saptandığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, poliçenin acente aracılığıyla Antalya'da düzenlendiği, bu nedenle mahkemenin yetkili olduğu, davalının savunmasını kanıtlayamadığı, poliçede yazılı eşyaların kapı kırılmak suretiyle çalındığı, dava tarihi itibariyle değerinin 305.800.000 lira olduğu, poliçenin enflasyona endeksli olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 305.800.000 liranın enflasyon klozlu olarak 12.3.1995 tarihinden itibaren %30 faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
l-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar verme k gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin temyizine gelince; taraflar arasında düzenlenen poliçe enflasyon klozlu poliçedir. Böyle bir durumda mahkemece öncelikle poliçede (kloz) olarak belirlenen enflasyon klozu celbedilerek bu klozda belirlenen oran ve hesaplama ilkeleri çerçevesinde inceleme yapılması veya gerektiğinde uzman bilirkişi aracılığı ile belirlenmesi gerekir. Şayet kloz mevcut değil ise veya hesaplama ilkesi içermiyorsa o zaman, enflasyon klozlu sigortada zarar hesabı yapılır iken rizikonun oluştuğu tarihteki sigortalı emtianın rayiç değeri saptanarak, sigorta sözleşmesinin yapıldığı tarihideki sigorta poliçesindeki değerler üzerinden riziko tarihine kadar Devlet İstatistik Enstitüsü'nce açıklanan toptan eşya fiyat endeksi üzerinden enflasyon oranı artışı yapılmalı ve çıkan bu iki değerden hangisi az ise, bu değer esas alınarak karar verilmesi gerekmekte olup, yazılı şekilde sadece rayiç değer esası alınarak hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Davacı, dava dilekçesinde istediği tazminat miktarına, enflasyon oranı üzerinden faiz yürütülmesini istemiş olup, bu istek dairemizin yerleşik kararlarına göre reeskont oranı üzerinden faiz talebi niteliğinde olduğu kabul edilmektedir. O halde, hükmedilen tazminat miktarının TC. Merkez Bankasınca saptanan reeskont oranı üzerinden faiz yürütülmek gerekir iken, yazılı şekilde %30 yasal faiz uygulanması da doğru görülmemiştir.
4-Kabule göre; de 1.1.1998 tarihinden itibaren yasal faiz oranı %50 olarak uygulanması gerekir iken yazılı şekilde %30 faiz uygulaması da doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle dahi davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda l nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 2,3 ve 4 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacı iadesine, aşağıda yazılı bakiye 4.208.800 lira temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 08.02.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.