 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/9018
Karar No : 1999/289
Tarih : 1.2.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Ankara Asliye 8.Ticaret Mahkemesince görülerek verilen 24.6.1998 tarih ve 4/6-640 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekili tararından istenmiş ve temyiz dilekçesinin suresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Verda Çiçekli tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra ısın gereci görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıların M... Tur adıyla işlettikleri firma adına A... V... Paşa ilkokulu servisini yaptığını, her öğretim yılı başında yeni sözleşme imzaladığını, servis sırasında ortaya çıkacak maddi zararlara karşılık ya da komisyon borcunun güvence altına alınması için kendilerinden açık vadeli bonolar alındığını, yeni çıkan yönetmelik ile müvekkilinin Ankara Servisçiler Odası'na kaydolduğunu, M... Tur'la ilişkisinin yasal zorunluluk nedeniyle kesildiğini ileri sürerek toplam bedeli 120.000.000 lira olan iki adet bonodan dolayı borçlu bulunmadığının tesbitini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; müvekkili Hürrem'in davacıdan senet almadığını, her hangi bir ilişkisi bulunmadığını, müvekkili Arit'in ise davacıya senet karşılığı herbiri 40.000.000 lira bedelli 3 adet bono aldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, firma adına komisyon karşılığı sözleşme yapan araç sahiplerinden taşımanın aksamaması için teminat senedi alındığı ve bir sonraki yıl birlikte çalışılacağı düşüncesiyle öğretim yılı sonunda iade edilmediği, senet alındığına dair belge tanzim edilmediği ve bu hususların teamül haline geldiği, bu durumda davanın subut bulduğu gerekçesiyle kabulüne karar verilmiştir.
Karları, davalılar vekili temyiz etmiştir.
Dava, menfi tesbit istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin davalının islettiği firma adına minibüsünü ilkokul servisi olarak çalıştırdığını, ancak servis sırasında meydana gelebilecek zararlar ve komisyon borcunun güvencesi olarak davalı yana bonolar verdiğini ileri sürerek, söz konusu bonolardan dolayı borçlu bulunmadığının tesbiti isteminde bulunmuştur.
Davalılar vekili taraflar arasında bir taşıma ilişkisi bulunmadığını bonoların borç para karşılığı verildiğini savunmuştur.
HUMK.nun 288 vd. maddeleri uyarınca, hukuki ilişkinin ancak yazılı kanıtla kanıtlanabileceği ve karşı tarafın açık muvafakatı olmadıkça bu hususta tanık dinlenemeyeceği öngörülmüştür. Bunun yanında yine aynı Kanun'un 290.ncı maddesinde, senede bağlı her çeşit iddiaya karşı defi olarak ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemlerin de, ancak senetle kanıtlanabileceği düzenlenmiştir.
Somut olaya gelince, davacı ya, taraflar arasında bir taşıma ilişkisi olduğuna dair yazılı bir kanıt ibraz etmemiş, davalı yan da, taşıma ilişkisini inkar ettiği gibi, bu konuda tanık dinletilmesine de, muvafaat etmemiştir.
Kaldı ki, taşıma ilişkisi kanıtlansa bile, dava konusu bonoların teminat karşılığı verildiği yalnız yazılı kanıtla kanıtlanabilir.
Emsal gösterilen kararda taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunduğu ve sözkonusu sözleşmede teminat senedi olduğu iddia edilen senetlerin bedeline denk miktarda teminat senedi verileceğinin yazılı bulunduğu tesbit edilmiş olmasına göre, iş bu dosyaya emsal teşkil ettiği de, kabul edilemez.
Bu durumda mahkemece, davacının iddiasını yazılı kanıtla kanıtlamamış olmasına ve kanıt listesinde her türlü yasal delile dayanmış bulunmasına göre, HUMK.nun 337 vd. maddeleri uyarınca davacı yana yemin teklif etme hakkı hatırlatılmak ve sonucuna göre hüküm kurulmak gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 1.2.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.