 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/8607
Karar No : 1999/658
Tarih : 08.02.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Aydın 2.Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 21.5.1998 tarih ve 529-265 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Ayşe Altun tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, kendi buluş ve icadı olan mamulün patentinin müvekkiline ait olduğunu, davacı yanında çalışan Hüseyin'in ayrıldıktan sonra davalı Aydın yanında çalışmaya başladığını ve müvekkilinin buluşu olan malulü üretmeye başladıklarını ileri sürerek Patent Kanunu'nda belirtilen para cezasının davalılardan alınıp davacıya verilmesine, davalı tarafın elde ettiği kar payının faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davalı Hüseyin'in davacı yanında çalışmadan önce Ö. firmasında Şekerleme yapan kişi olduğunu, tarafların ürettiği şekerlemelerin muhteviyatlarının farklı olduğunu, davacının patent aldığını ileri sürdüğü şekerlemenin yeni bir buluş olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia,savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, tarafların ürünleri arasında fark olduğu, şekerleme içindeki malzemelerin kullanım oranlarının farklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkındaki Kanun Hükmünde Kararname'ye dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, Susuz olarak eritilmiş şeker ile susamlı şekerleme imalatına ilişkin olarak 30.5.1994 tarihinden geçerli olmak üzere patent belgesi almıştır. 27.11.1995 tarihli Sınai Mülkiyet Gazetesinde de patent konusu ürünün imalat usulü gösterilmiştir. Davacı, kendi icadı olan ve patent sahibi olduğu ürünün davalılar tarafından da üretilip piyasaya sunulduğu iddiasında bulunmuştur. Davalılar ise ürettikleri ürüne şeker değil, bal katarak farklı usulde üretim yaptıklarını savunmuşlardır. Mahkemece her iki tarafın ürettiği şekerlemeler incelenerek, katkı maddeleri ve oranları konusunda bilirkişiden rapor alınmış ise de, rapor karar vermek için yeterli kesinlikte bulunmamaktadır.
551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkındaki Kanun Hükmünde Kararname'nin 136 ncı maddesinin 2nci fıkrası "Patent, bir ürünün yapılışına ait bir usul için alınmışsa, aynı nitelikleri taşıyan her ürün, patenti alınmış usule göre yapılmış sayılır. Usule tecavüz etmeksizin ürünü ürettiğini iddia eden davalı bunu ispat etmekle yükümlüdür." şeklinde düzenleme getirdiğinden, mahkemece davalılar eyleminin anılan madde hükmüne aykırılık teşkil edip etmediğinin patent konusunda uzman kişilerden oluşan heyetten rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile davanın reddedilmesi doğru görülmemiş, hükmün davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 08.02.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.