 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/7941
Karar No : 1999/2509
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki İskenderun Asliye 1.Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 29.5.1998 tarih ve 1780-622 sayılı kararın Yargıtayincelenmesi duruşmalı olarak davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için belirlenen 23.3.1999 günde davacı avukatı A... ile davalı avukatı S... gelip, temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraflar avukatları dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi Harun Kara tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü.
Davacı vekili, taraflar arasındaki 5.5.1995 tarihli sözleşme gereğince müvekkilinin, 1995-1996 döneminde ABD. Avusturya, Kanada ve Polonya limanlarından toplan 770.000 m/t taş kömürü taşımayı üstlendiğini, davalının 25.1.1996 tarihli faks mesajına istinaden USA/Norfolk limanında yapılacak taşıma ile ilgili BERLİN STAR gemisinin nomine edildiğini, ancak davalının 13.2.1996 tarihli mesajı ile ve kötü hava koşulları gözetilerek yüklemenin Norfolk yerine Louisiana'dan yapılacağının bildirildiğini, müvekkilinin yakıt farkı, tonaj farkı ve işletme masraflarından dolayı toplam 265.881 USD. Zarara uğradığını ileri sürerek, bu meblağın tahsilini talep ve dava etmiş olup, yargılama sırasında, bu zararın pişmanlık navlunu olarak tahsilini mümkün olmadığı taktirde sözleşmeye aykırılıktan doğan zarar olarak tahsilini istemiştir.
Davalı vekili cevabında, taraflar arasındaki sözleşmenin 3.2.maddesi uyarınca söz konusu taşımanın ülkeler bazında artırılması, eksiltilmesi ve hiç yaptırılmamasının müvekkili opsiyonunda olduğunu, satıcının çetin kış şartlarını göstererek yüklemenin Lousisana limanından yapılmasını istediğini, sözleşmede bu limanın bulunmaması nedeniyle davacıya yeni bir teklif götürüldüğünü ve şartların bildirildiğini, şartları aynen kabul ederek taşımayı gerçekleştiren davacının böyle bir talepte bulunamayacağını savunmuş olup, yargılama sırasında da talep ve iddianın genişletilmesine muvafakatlarının olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia ve savunmaya toplanan delillere, bilirkişi raporuna nazaran, Norfolk-İskenderun taşımasından davalının caydığı için TTK.nun 1040/1 gereği taşıma için kararlaştırılan navlunun yarısı nispetinde pişmanlık navlunu ile sorumlu olduğu, bu şekilde hesap edilen miktarın (583.440) USD. İse de, talep ile bağlı kalınacağı gerekçesi ile 265.881 USD.nin fiili ödeme günündeki kur karşılığının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davacının davanın hukuki sebebini terditli hale getirdiği 1.4.1997 tarihli dilekçeye süresinde davalı taraf karşı çıkmamış bulunduğundan davalı vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Ancak, davacı taraf dava dilekçesinde, USA.Norfolk limanından yapılması gerekli taşımanın sözleşmeye aykırı olarak Louisiana'dan yaptırılması nedeniyle tonaj farkı, yakıt farkı, işletme masrafları farkı ve liman masrafları farkından oluşan (265.881) USD. tazminat istemiş olup, bilahare yargılama sırasında vermiş bulunduğu 1.4.1997 günlü dilekçeyle bu meblağın pişmanlık navlunu olarak ödenmesi, olmadığı takdirde sözleşmeye aykırı davranıştan dolayı tazminat olarak talep ederek davadaki istemini terditli hale getirmiş bulunmaktadır.
TTK.nun 1040/1 inci maddesi hükmüne göre, yolculuk başlamadan önce taşıtanın mukavaleden cayabileceği ancak, kararlaştırılmış olan navlunun yarısını pişmanlık navlunu olarak ödemeye mecbur olduğu hükme bağlanmıştır. Pişmanlık navlunun deniz taşımacılığının özelliği nedeniyle taşıtana tanınan cayma hakkının karşılığı olarak ve taşıyanın taşımadan vazgeçilmesi nedeniyle uğraması muhtemel zararlarını bir miktar par ödeyerek gidermek amacına yönelik olduğu gerek uygulamada, gerekse doktrinde tartışmasız bir husustur.
Davada uyuşmazlık konusu olan husus, davacı taşıyıcının pişmanlık navlunu istemesini gerektirecek caymanın mevcut olup, olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Dava konusu somut olayda, taraflar arasındaki 5.5.1995 tarihli sözleşme ile, davalının ihtiyacı olan toplam 770.000 m/t kömürün ABD. ve bazı ülkelerden deniz yolu ile taşınması işinin davacı tarafından üstlenildiği ihtilafsız olup, sözleşmenin "Navlun" başlıklı 2.maddesinde taşıma yapılacak somut limanlar bazında navlun ücretinin hesaplanma yöntemi de kararlaştırılmıştır. Bu sözleşme kapsamında olmak üzere davalı taşıtın 25.1.1996 tarihli yazısı ile USA'dan yapılacak 100.000 m/t komör taşıması için davalıdan gemi nomine edilmesini istemiş, davacı da 29.1.1996 tarihli cevabında bu taşımanın Berlin Star gemisi ile yapılacağını bildirmiş ise de, bu defa davalı, yurt dışındaki satıcının talebi üzerine söz konusu taşımanın çerçeve sözleşmesinde belirlenen Norfolk limanı yerine yine aynı ülkedeki ve fakat sözleşmede yer almayan Davant Lousiana limanın da davacıya yaptırılacağı 13.2.1996 tarihli yazı ile davacıya bildirilmişti. Önce davacı taraf 14.2.1996 tarihli yazılarında bu talebe karşı çıkarak itirazlarını bildirmiş ise de, davalı taşıtanın teklifini yinelemesi üzerine bu defa davacı taraf inkara uğramayan 15 Şubat 1996 tarihli faks mesajı ile, "teklif ettiğiniz 25.2.1996-5.3.1996 yükleme konçellolu Gulf (USA) – İskendemir kömür taşımasını limanın müsaade ettiği ve satıcı firmanın vermeye taahhüt ettiği tonaj kadar kömür yökleyerek 5.5.1995 tarihli taşıma mukavelesinin şartları dahilinde Norfolk navulunu ile M/V Berlin Star gemisi ile Gulf limanından yapılması kabul ve taahhüt ediyorum" şeklinde beyanda bulunmuş ve söz konusu taşıma işi de bu kapsamda davacı tarafından fiilen gerçekleştirilmiştir. Böylece taraflar arasındaki 5.5.1995 tarihli taşıma sözleşmesinde öngörülen Amerika'nın Holfolk limanından yapılması gerekli taşıma aynı ülkenin bu defa Louisiana limanından gerçekleştirilmiş bulunmaktadır. Açıklanan bu durum karşısında taşıma işinin tarafları ve konusu aynı olduğu gibi, davacı taşıyıcı da, Louisiona'dan gerçekleştirilen taşımanın 5.5.1995 tarihli sözleşme kapsam ve şartlarında yapmayı kabul ve taahhüt ettiğine ve taşıma işini de fiilen gerçekleştirdiğine göre, artık taraflar arasında oluşan irade ile kabul edilen şartlarda ifa edilen sözleşme nedeniyle pişmanlık navulununa hükmedilmesi isabetli görülmemiştir. Zira, yukarıda da değinildiği gibi davacı taşıyıcı cayma sebebiyle sözleşmede öngörülen taşımayı yapamamış durumda değildir. Asıl taşıma sözleşmesinde öngörülen taşıma sadece liman değişikliği ile ve fiyatta uyuşularak gerçekleşmiştir. O halde, pişmanlık navlununun ihdas ediliş amacına aykırı bir yorum getiren bilirkişi raporuna itibar edilmesi isabetli bir kabul şekli olarak benimsenemez. Bu durum karşısında bu görüşe dayalı olarak oluşturulan mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte yazılı nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, duruşmada vekil ile temsil olunan davalı yararına takdir olunan 30.000.000 lira vekillik ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine 23.3.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.