 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/7885
Karar No : 1998/9218
Tarih : 21.12.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara 10.Sulh Hukuk Mahkemesince verilen 5.5.1998 tarih ve 1339-484 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, davalının müvekkili şirketin Nevşehir bayii olduğunu, müvekkilinin aynı bölgede başka bayilikler vermesine kızan davalının bakiye 129.040.000 TL borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine "gönderilen mallardan 75.000.000 TL lık kısmının kısmen kusurlu, kısmen de noksan olduğunu" gerekçe göstererek takibe itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline, %40 dan az olmamak üzere icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı davaya yanıt vermemiştir.
Mahkemece toplanan delillere ve dosya kapsamına göre, dava tarihi itibariyle dava değerinin mahkemenin görevini aştığı gerekçesiyle dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine, karar kesinleştiğinde talep halinde dosyanın görevli Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, icra takibine yapılan kısmi itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, 129.040.000 TL.lık; asıl alacağın işlemiş faiz ve diğer ferileri ile birlikte tahsili için davalı aleyhinde icra takibine başlamıştır. Davalı ise 22.10.1997 tarihli dilekçe ile ödeme emrinde yazılı borç miktarından 75.000.000 TL ilk kısma itiraz etmiştir. Görevli mahkeme, HUMK.nun 4/son maddesinde yer alan ''alacağın tamamı münazaralı değilse, dava olunan kısma bakılır" hükmü gereğince tayin olunmalıdır. Buna göre takip dosyasında alacağın 75.000.000 TL l ı k kısmına itiraz olunduğu, itiraz olunan kısma ilişkin olarak işbu davanın açıldığı, 11.11.1997 dava tarihi itibariyle 100.000.000 TL na davaların Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi dahilinde bulunduğu gözardı edilerek, takip miktarının tümü dikkate alınmak suretiyle görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
2-Kabule göre ise; Asliye Hukuk Mahkemesi ile Asliye Ticaret: Mahkemeleri arasındaki ilk itiraza konu olan iş bölümü hususunun, Sulh Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararında resen nazara alınması da doğru değildir.
SONUÇ : Yukarıda açılanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 21.12.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.