 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/7774
Karar No : 1999/2537
Tarih : 25.03.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki İskenderun 1.Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 26.06.1993 tarih ve 638-683 sayılı kararın Yargıtay incelemesi duruşmalı olarak davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için belirlenen 23.03.1999 günde davacı avukatı Ali ile davalı avukatı Yusuf gelip, temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraflar avukatları dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi Seyfi Çizmeci tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı, M/V. Horizon adlı gemiye (yeni adı M/V. Hamburg) gemi boyası sattığını, gemiye bağlama limanı dışında ve seferini tamamlaması için yapılan bu satış nedeniyle Türk Ticaret Kanununun 1235. maddesi gereğince gemi alacaklısı olduğunu, mal bedelini davalının ödemediğini ileri sürerek 73.062,67 USD. alacak için TTK.nun 1236 maddesi gereğince gemi ve navlun üzerinde kanuni rehin hakkı tanınmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı avukatı, faturalardan da anlaşıldığı gibi davacıdan boya ve tiner satın alındığını, satışın kaptana değil geminin eski donatanına yapıldığını, TTK. m.1235/6 ya göre kaptanın, seferin tamamlanması için zorunlu olarak satın aldığı levazım ve hizmetten doğan alacakların gemi alacaklısı hakkı verdiği, dava konusu alacağın anılan madde (TTK. 1235/6) kapsamına girmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece. satışından doğan gemi alacaklısı davacının gemi isteyemeyeceği
Kararı dosyadaki kanıtlara göre, davacının gemi boyası alacağının, TTK.nun 1235. maddesinde sayılan ve hakkı veren alacaklar kapsamında ; olmadığı, üzerinde kanuni rehin hakkı tanınmasını gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir, davacı vekili temyiz etmiştir.
Mahkemece, davacı tarafça gemi alacağı hakkına dayanak gösterilen kredili işlemin konusunun gemi boya malzemesi olması gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir. Oysa, bu husus, uzmanlık gerektiren bir konu olduğundan deniz hukukçusu, gemi mühendisi ve uzunyol kaptan, uzman bilirkişilerden oluşturulacak kuruldan davalıya ait gemiye tedarik edilen boya malzemesinin TTK.'nun 1235/6' ncı maddesinde öngörülen anlamda bağlama limanı dışındaki geminin bakımı veya yolculuğun başarılması için zorunlu olup olmadığı, bu kredili işlemin TTK.nun 1235/6 nci maddesi anlamında gemi alacaklısı hakkı kazandıran nitelik taşıyıp taşımadığı konusunda ayrıntılı ve gerekçeli görüş alındıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmek gerekirken, çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren bu uyuşmazlığın eksik incelemeyle yazılı biçimde kararı bağlanması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, (30.000.000.-) lira duruşma vekillik ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 25.03.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.