 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/4447
K :1998/6029
Tarih : 01.10.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
ÖZETİ : %40 icra inkar tazminatı esasa cevap süresi içinde talep edilmezse savunmanın genişletilmesi söz konusu olur.
Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara Asliye 7.Ticaret Mahkemesince verilen 13.11.1997 tarih ve 134-572 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya sattığı mal bedelinin ödenmediğini, 58.265.000 lira asıl alacak ve faizinin tahsili için girişilen icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili müvekkilinin peşin ödeme yaparak söz konusu nalları satın aldığını, 7.2.1995 tarihli faturanın "kapalı Fatura" olmasından bunun anlaşıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, dosyadaki kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre; gıda toptancılığı yapan davacının söz konusu fatura muhteviyatı malları bakkaliye işleten davalıya sattığı ve malların teslim edildiği, buna ilişkin faturanın kapalı fatura olarak düzenlendiğine göre mal bedelinin davacı satıcıya ödenmiş olduğunun kabulü gerekeceği, davacı, faturayı oğlu İsmail Ö...'in imzaladığını ve davacıyı bağlamayacağını iddia etmiş ise de; irsaliyedeki ve diğer faturalardaki imzanın da aynı kişiye ait olması karşısında davacının bu "kişiye imza yetkisi verdiğinin anlaşıldığı, davacının mal bedelinin tahsil edilmediği iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine, davacı icra takibinde haksız olduğundan ve bedeli ödenmiş faturaya dayandığından İİK.nun 67/2 md. gereğince %40 tazminatın davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Ancak, itirazın iptali davasının reddedilmesi halinde borçlu lehine hükmedilecek tazminatın esasa cevap süresi içinde talep edilmesi gerekir. Davalı vekili esasa cevap süresini geçirdikten sonra kötüniyet tazminatı talebinde bulunmuş, davacı vekili buna karşı çıkarak savunmanın genişletilmesi itirazını öne sürmüştür. O halde İİK.nun 67/2 maddesi gereğince davalı lehine %40 oranında tazminata hükmedilmesi doğru değildir. Kaldı ki dosya kapsamına göre davacının kötüniyetli icra takibi yaptığı sonucuna da varılamaz. Açıklanan bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1. bentte temyiz yazılı nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte yazılı nedenlerle, kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 01.10.1998 tarihinde
oybirliğiyle karar verildi.