 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/37
Karar No : 1998/3090
Tarih : 4.5.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara 7.Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 2.10.1997 tarih ve 94-482 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 1.5.1998 gününde davacı avukatı Kürşat K... ile davalı avukatı Murat B... gelip temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması duruşmadan sonraya bırakılmıştı. Bu kerre dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, davalının müvekkilinden satın aldığı telsiz cihazlarının bedellerini ödemediğini ve açılan takibe de haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptalini ve icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin davacıya borcunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve yaptırılan bilirkişi incelemeleri sonucuna göre, 13.000 ABD. doları tutarındaki 29.5.1995 tarihli ödemenin temsil yetkisi olmayan O.Haldun T...'e yapıldığı, davacı kayıtlarına geçmediği için davacı şirketi bağlamayacağı, ancak %3 oranında indirimin taraflarca benimsendiği gerekçesiyle, itirazın kısmen iptaline ve takibin 476.771.050 lira asıl alacak ve 18.951.649 lira işlemiş faiz olmak üzere toplam 495.722.699 lira üzerinden devamına, takibe %79 oranını geçmeyecek şekilde değişen oranlarda reeskont faizi yürütülmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Yanlar arasındaki uyuşmazlık, 29.5.1995 tarihli makbuzla Osman Haldun T...'e yapılan 13.000 ABD. Doları tutarındaki ödemenin, davacı şirkete yapılan geçerli bir ödeme olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
3.2.1995 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanan davacı şirket yönetim kurulu kararı ile bu tarihten O.Haldun T...'ün ancak bir başka yetkilinin de imzasıyla şirketi temsil ve ilzam edebileceği, artık tek başına işlem yapmaya yetkisinin bulunmadığı açıklanmış olmakla, kural olarak bu tarihten itibaren anılan şahsın tek imza ile yaptığı işlemlerin davacı şirketi bağlaması mümkün değildir. Ancak, bu tarihten sonra O.Haldun T... imzasıyla davalı şirketin bayi olarak yetkili kılındığı, %3 oranındaki indirimin yine aynı şahsın tek imzasıyla bildirildiği ve bir kısmı 1995 yılı Mayıs ayı içinde olmak üzere bir çok ödemenin yine aynı şahsa yapıldığı açık olmasına rağmen, bütün bu hususlardaki yetkili taraflarca ve mahkemece benimsenmiş olan dava dışı O. Haldun T...'e tüm şirketlerden ilişiğinin kesildiğinin bildirildiği 8.6.1995 tarihinden önceki 29.5.1995 günlü makbuzla yapılan ödemenin de geçerli sayılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi yerinde görülmediğinden kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, 20.000.000 lira duruşma vekillik ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 4.5.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.