 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/3506
Karar No : 1998/5173
Tarih : 6.7.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasında açılan davadan dolayı Ankara 15.Sulh Hukuk Mahkemesince verilen 20.1.1998 tarih ve 269-27 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı; hisse devri yoluyla davalı kooperatif ortağı olduğunu, kooperatifin inşa ettirdiği 248 daire ve 36 işyerine ait kat irtifakları tesis edilmeden, iskana açılan ve 1991 yılından beri yasadışı kiraya verilen işyerlerinden 01.01.1991-31.12.1992 yılları arasında elde edilen kira gelirlerinden payına düşen 50 milyon lira maddi, 25 milyon lira işlemiş faiz, 25 milyon lira manevi tazminat olmak üzere 100 milyon liranın dava tarihinden itibaren aylık %15 gecikme faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davaya cevabında; kooperatifin .tasfiye edilerek sicil kaydının silindiğini böylece taraf ehliyetinin son bulduğunu, 1987 yılında kooperatif adına kat irtifakı kurulduğunu bilahare 1994 yılında kat mülkiyetine geçilerek hak sahiplerine tapularının verildiğini, dükkanlara ait kira gelirlerinin kooperatif harcamalarına kullanıldığını, ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosyadaki kanıtlara nazaran, kooperatif üzerinde bulunan dükkan gelirlerinin kooperatif harcamalarında kullanılması hususunda genel kurul kararı bulunduğu, dosyaya ibraz olunan kooperatif kayıtlarının incelenmesinde yasaya aykırı bir durum tesbit olunamadığı, var ise davacı payına düşen miktarın belirlenmesi açısından gerek duyulan bilirkişi incelemesinin davacı tarafından kabul edilmediğinden dosyadaki mevcut belge ve bilgilere göre davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyada bulunan ve temyiz aşamasında eklenen 20.8.1997 günlü Çankaya 2.Bölge Tapu Sicil Müdürlüğünün yazısı dikkate alınarak davalı kooperatife ait dava konusu işyerlerinin kat mülkiyetine çevrilip çevrilmediği, davacının bu işyerlerinde kooperatif üyesi olarak hissesinin olup olmadığının tesbit edilmesi, dolayısıyla olaya uygulanacak kanun hükümlerinin mahkemece tesbit edilmesi gerekir.
2-Davalı kooperatif vekili duruşmada kooperatifin 1995 yılından beri tasfiye halinde olup 13.10.1997 tarihinde tasfiye olarak ticaret sicil gazetesinde ilan edildiğini, merkez sitesi yöneticiliğinin teşekkül ettiğini bildirdiğine göre bu durumun ticaret sicilinden araştırılarak pasif husumetin tesbiti de gerekir.
3-Yine davacı, dava dilekçesinde bazı davaları açtığını belirtmekle, tapu idaresi aleyhine açılan Ankara 15 nci Sulh Hukuk Mahkemesinin 1997/255 Esas sayılı dosyası, kooperatif başkanı aleyhine yapılan suç duyurusunun akıbetinin araştırılıp dava ile ilgisinin belirlenmesi gerekir.
4-Yukarıdaki hususlar yerine getirildikten sonra, dava kooperatif ile ortağı arasında olduğuna göre, kooperatifin tüm defter ve belgelerinden celbedilmesi, dava konusu işyerlerinden elde edilen gelirlerin ne şekilde harcandığı konusunda uzman bilirkişilerden oluşacak kurula inceleme yaptırılması gerekirken, henüz deliller toplanmadan zamansız bilirkişi incelemesine karar vererek ve buna göre davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1), (2), (3), (4) nolu bendlerde açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 6.7.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.