 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/1936
Karar No : 1998/3315
Tarih : 11.5.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- TAZMİNAT
- HASAR BEDELİ
- REESKONT FAİZİ
ÖZETİ : Kısa kararla gerekçeli kararın birbirine uygun olması zorunludur. 10.4.1992 gün E.1991/07 K.1992/4 sayılı Yrgt.İçt.Birl.K.da kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili bulunması bozma nedeni sayılmıştır. Bu durumda mahkemece yapılacak iş önceki kısa kararla bağlı olmaksızın çelişikliği kaldırmak kaydıyla vicdani kanaatına göre yeniden bir karar vermekten ibarettir.
Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara Asliye" l.Hukuk Mahkemesince verilen 20.11.1997 tarih ve 204-752 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki
kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, idarelerine ait elektrik kablolarına davalı : şirketçe hasar verdiğini ileri sürerek ( 171 . " 00 . 500 ) lira şirket alacağının hasar bedeli aslı olan (149.305.000) TL ye olay tarihinden itibaren reeskont faizi yürütülmek suretiyle davalıdan : tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, dosyadaki kanıtlar ve bilirkişi raporuna nazaran, davanın kısmen kabulü ile (149.305.000) liranın 30.3.1997 tarihinden itibaren %57 reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazla istemin reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece, kısa kararda hasar bedeli (149.305.000) TL nin KDV eklenerek olay tarihinden itibaren reeskont faizine hükmolundugu halde, gerekçeli kararda (149.305.000) TL nin 30.3.1937 tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline hükmolunmak suretiyle, gerekçeli kararda KDV hakkında hüküm oluşturulmamıştır.
HUMK.nun 388/son maddesi uyarınca kısa kararla gerekçeli kararın birbirine uygun olması zorunludur. 10.4.1992 gün ve Esas 1991/07, Karar 1392/4 sayılı Yargıtay içtihadı Birleştirme
Kararında kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili bulunmasının bozma nedeni oluşturacağına karar verilmiştir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, önceki kısa kararla bağlı olmaksızın
çelişikliği kaldırmak kaydıyla vicdani kanaatine göre yeniden bir karar vermekten ibarettir. Bu nedenle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davacı yararına bozulması
gerekmiştir.
2-Bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir,
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 11.5.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.