 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/123
Karar No : 1998/1580
Tarih : 9.3.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara Asliye 4.Ticaret Mahkemesince verilen 17.9.1997 tarih ve 1116-396 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü.
Davacı vekili, müvekkil şirketin işlettiği vilayetler evinin hesaplarının davalı banka şubesinde olduğunu, şirket tarafından işletme müdürü Doğan Ç...e 5.000.000 liraya kadar harcamalar için çek keşide etme yetkisi verildiğini, muhasebece Mustafa Yıldırın ise hiçbir yetkisi olmadığı halde davalı bankadan limiti aşan miktarlarda çek keşide etmek ve yetkisiz tahsilat, virman ve repo yapmak suretiyle zararlandırıldığını, davalı bankanın işlemlerden kusurlu olup, sorumluluğu bulunduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hak saklı kalmak kaydıyla 2.500.000.000 liranın ödendiği tarihlerden itibaren reeskont oranı üzerinden faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, husumetin işlemi yapın şubeye yöneltilebileceğini, işlem tarihleri itibariyle zamanaşımı süresinin dolduğunu işlemlerde müvekkilinin kusur ve sorumluğu olmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna ve emsal Yargıtay 11.Hukuk dairesinin 1996/7982-664 sayılı bozma ilamına göre, davalı banka şubesinden sahte imza ile çek keşide edilmeksizin işletme müdürünün yetki limiti olan 5.100.000 lirayı aşan çekler ile ilgili tediyelerden davalı bankanın sorumlu bulunduğu, davacı zararının 598.864.742 lira olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, bu miktarın dava tarihinden itibaren değişen oranlı reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, davalı banka şubesindeki davacı hesabından sahte çek tanzimi ve 5.000.000 liraya kadar çek tanzim etme yetkisi aşılarak çekilen paranın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece ilgili hesaptan sahte imza ile para çekilmediği saptandığı gibi, yetki limiti aşılarak çekilen 598.864.742 liradan ise davalı bankanın basiretli tacir gibi davranmaması nedeniyle sorumlu olduğu, dairemizin emsal bozma kararına atıf yapılarak bu miktar üzerinde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizin 1996/2982 Esas 1997/870 karar sayılı emsal bozma kararında sadece sahte imza ile tahsil edilen çeklerle ilgili bir sınırlama sözkonusu olmayıp, bunların yanında 5.000.000 liralık yetki limiti aşılmak suretiyle çekilen paraların da davacı şirketin borçları için harcanıp harcanmadığının araştırılması, şayet şirket borçları için harcanmış ise davalı bankanın sorumlu tutulamayacağı belirtilmiştir. O halde mahkemece, hüküm altına alınan miktarın, davacı şirketin borçları için harcanıp harcanmadığının araştırılması ve sonucuna göre karar vermek gerekir iken, yazılı şekilde emsal bozmamız yanlış değerlendirilerek eksik inceleme sonucu karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 9.3.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.