 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/10348
Karar No : 1999/2334
Tarih : 18.03.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Batman Asliye Hukuk Mahkemesince .görülerek verilen 19.6.1998 tarih ve 238-375 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı hazine vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Deniz Biltekin tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkiline ait işyerinin davalı Müdürlüğe kayıtlı olduğunu, işyerinin arşivinin, kanalizasyon şebekesinin taşması sonucu pis su içinde kaldığını, ticari defterlerinin kullanılamaz hale geldiğini, bunun mahkeme aracılığıyla tesbit edildiğini ileri sürerek dilekçede belirtilen ticari defterlerinin kullanılamaz hale geldiğinin tesbitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafından yapılan tesbitin tek taraflı yapıldığını, maddi olayların tesbit davasının konusunu oluşturamayacağını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamından davanın TTK.nün 68/son maddesindeki zayi belgesi verilmesi davası olduğunu, davacının sulh mahkemesine tesbit için müracaatı nedeniyle davanın süresinde açıldığının kabulü ile tesbit bilirkişi raporu da dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
TTK.nün 68. maddesi hükmü gereğince, tacirin defterin ziyaını öğrendiği tarihten itibaren 15 gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yerin yetkili mahkemesinden kendisine bir vesika verilmesini istemesi niteliği itibariyle nizasız kaza davası olup, bu tür davaların hasımsız olarak açılması gerekir. 15 günlük süre de dava açılabilmesi için hak düşürücü süredir. Davacının mahkemeye delil tesbiti için başvurması da hak düşürücü süreyi kesmez. O halde, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı nedenlerle davanın kabulü doğru görülmemiş ve hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 18.03.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.