 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/10069
Karar No : 1999/1912
Tarih : 08.03.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Şanlıurfa 2.Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 21.10.1998 tarih ve 555-635 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Gürkan Gençkaya tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili kooperatife ait arsanın kooperatif üyesi davalıya 10.06.1996 tarihinde satıldığını, satımın dayanağının 1991 tarihli genel kurul kararı olduğunu, bu genel kurul kararında artık arsanın satımına ilişkin yetki verildiğini, yetki belgesinde ada, parsel, pafta no'sunun belirtilmesi gerektiğini, satımda böyle bir yetkinin bulunmadığını beyanla yapılan tescilin iptaline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiş, satım konusunda yetki verilmemiş olsa idi tapuda işlem yapılmayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosyadaki belgelere göre, kooperatifin 06.06.1992 günlü genel kurulun 9. maddesinde arsanın alım-satımı konusunda yönetim kuruluna yetki verildiği, bu yetkiye istinaden satımın yapılmış olduğu, satışın usule uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava kooperatif arsasının davalı adına yapılan tescilinin iptali istemine ilişkindir.
1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 42/6. maddesine göre gayrimenkul alımında ve satımında takip edilecek usul ile alınacak gayrimenkulun niteliğini, yerini ve azami fiyatını, satılacak gayrimenkulun asgari fiyatını belirlemek genel kurulun görevleri arasındadır. Buna göre kooperatif genel kurulu hangi arsanın, hangi fiyatlar arasında satılacağı hususunda karar almaya yetkilidir.
Davacı, dava dilekçesinde genel kurul kararının artık arsalarla ilgili bulunduğunu ve hakkında satış kararı alınmayan dava konusu arsanın satıldığını iddia etmiş olması nedeniyle, mahkemece satış kararının hangi arsaya yönelik olduğu dava konusu arsa hakkında genel kurulca alınmış satış kararı bulunup bulunmadığı ve satışın ne şekilde gerçekleştiği konusunda taraf delilleri toplanarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı kooperatif yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 08.03.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.