 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/998
Karar No : 1997/1546
Tarih : 10.3.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KARAR ÖZETİ:Kasko sigorta poliçesi ile sigorta teminatı altına alınan aracın uğradığı kazada sürücünün alkollü olduğu gerekçesiyle hasarın ödenmemesi nedeniyle hasarın reeskont faizi ile birlikte ödenmesi talebi.
Taraflar arasında düzenlenen sigorta poliçesi genel koşulları A.5.5. maddesine göre hasarın teminat dışında kalabilmesi için aracı kullananın alkollü olması nedeniyle kazanın oluşması gerekir. Böyle bir durumun varlığının kanıtlanması yükü ise TTK 781/2 maddesi uyarınca sigortacıya düşmektedir. Bu nedenle sürücünün aldığı alkolün oranı da doğrudan doğruya sonuca etkili olamayabileceğinden mahkemece yapılacak iş nöroloji uzmanı hekim trafik uzmanı ve hukukçu kişilerden oluşturulacak bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılarak olayın meydana geliş şekli itibariyle bu kaza ve hasarın münhasıran sürücünün aldığı alkolün etkisi altında ileri gelip gelmediği saptanıp sonuca göre karar verilmelidir.
Yetersiz bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın reddi doğru görülmemiştir.
Taraflar arasındaki davadan dolayı, Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 1.11.1996 tarih ve 329-472 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkile ait olan ve dava şirketçe kasko sigorta poliçesi ile sigorta teminatı altına alınmış olan aracın 25.3.1995 tarihinde uğradığı kazada hasarlandığını, 842.000.000 lira hasar bedelinin sürücünün alkollü olduğu gerekçesiyle ödenmediğini olayda alkolün etkisi olmadığını ileri sürerek 842.000.000 liranın 31.3.1995 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili savunmasında, kaza saati itibariyle alkol oranının %80 promilin üzerinde olduğunu ve poliçe genel koşulları uyarınca hasarın poliçe teminatı dışında olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, kaza esnasında davacının alkol oranının 0.77 promil olduğu ve poliçe genel koşulları A. 5 . 5 . maddesi uyarınca Trafik Yasasından belirlenen miktardan fazla alkol alınmış olması karşısında olayda alkolün etkisinin araştırılmasına gerek olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Taraflar arasında düzenlenen sigorta poliçesi genel koşulları A. 5. 5 maddesine göre hasarın teminat dışında kalabilmesi için, aracı kullananın alkollü olması nedeniyle kazanın oluşması gerekir. Böyle bir durumun varlığının kanıtlanması yükü ise, TTK. 781/2 . maddesi Uyarınca sigortacıya düşmektedir . Bu nedenle, sürücünün aldığı alkolün oranı da doğrudan doğruya sonuca etkili olamayabileceğinden , mahkemece yapılacak iş; nöroloji uzmanı hekim, trafik uzmanı ve hukukçu kişilerden oluşturulacak bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılarak, olayın meydana geliş şekli itibariyle bu kaza ve hasarın, münhasıran sürücünün aldığı alkolün etkisi altında ileri gelip gelmediği saptanıp, sonucuna göre, karar vermekten ibarettir. Adli Tıp Kurumundan alınan raporda da bu hususa değinilmiş olmasına rağmen, yetersiz bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın reddi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 10.3.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.