Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E:1997/9518
K:1998/1725
T:16.03.1998

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
KARAR ÖZETİ:Olay tarihinde bilinen net gelirin, asgari ücretteki artış oranının yıl içinde artışları saptanan enflasyon, döviz kuru gibi etkenlerin ilavesi suretiyle ücret varsayımı doğru değildir.
 
YARGITAY KARARI
Taraflar arasındaki devadan dolayı Kadıköy 3.Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 3.10.1997 tarih ve 566-612 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 13.3.1998 gününde taraf avukatları tebligata rağmen gelmediğinden tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilin, 21.2.1996 tarihinde davalıya ait trene bindikten sonra kapıları açık ve oldukça kalabalık yolcu bulunması nedeniyle aniden hareket sonucu tren ile peron arasına düşerek her iki bacağını da kaybettiğini ileri sürerek, asıl davada 10.000.000 TL maddi 250.000.000 TL manevi birleşen davada ise 13.000.000.000 .TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren reeskont oranı üzerinden faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, davacının biletli yolcu olmadığını, bu nedenle hizmet kusuruna dayanılarak açılan davanın idare mahkemesinde görülmesi gerektiğini, olayda müvekkile izafete edilebilecek kusur bulunmadığını, istenen tazminat -miktarı ile faizin fahiş olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve. bilirkişi raporlarına göre, uyuşmazlığın taşıma sözleşmesinden kaynaklandığından görev itirazının reddine, hareket halinde ve kapıları kapalı trene biner iken düşen davacının olayda ^65, tren ile peron arasındaki 35 cm boşluğun kazanın oluşuna da etkili olduğundan idarenin de %15 oranında kusurlu olduğu, olay sonucunda davacının maluliyetinin %100 olduğu gerekçesiyle her iki davanın da kısmen kabulüne, asıl davada 1.500.00,0 TL maddi, 130.000.000 TL manevi birleşen davada ise 12.605.947.561 TL maddi tazminatın olay tarihi 21.2.1996 dan itibaren değişen oranlı - reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen ve aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Ancak; davacının olay tarihinde kebap salonunda çalıştığı ve aylık 18.000.000 TL ücret aldığı sabit olmasına rağmen işlemiş döneme ilişkin hesaplama yapılır iken asgari ücretteki
artış oranının, yıl içinde atışları saptanan enflasyon, döviz kuru gibi etkenlerin de ilavesi suretiyle olay tarihinde davacının aldığı ücretin yaklaşık 3 katı oranında ücret alacağının varsayımı ile tazminat hesabı doğru görülmemişti. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, 1997 yılı için asgari ücret artışının enflasyon ve döviz kurları gibi etkenler nazara alınmaksızın önceki dönemlerdeki artış oranları ile ortalama miktarı saptanması, veya somut olarak belirlenmiş bir asgari ücret var ise bu oran nazara alınarak, aynı işe ödenen emsal ücret ile kıyaslama yapılmak suretiyle davacının gerçek ücretinin saptanması ve buna göre 'tazminat hesabı yapılması gerekir iken. varsayımlara dayalı hesaplamalar üzerinden hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Gerek dairemizin, gerekse Yargıtay'ın yerleşik inançlarına göre, bilinmeyen döneme ilişkin tazminat hesaplaması yapılır iken her yıl için ayrı ayrı tazminat hesabı yapılması ve bu yıllar için ayrı ayrı %10 artırım ve %10 ıskonto yapılması gerekir iken, kümülatif olarak katsayı uygulamak suretiyle hesaplama yapılması ve bu hesap yöntemine dayanan bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda l nolu bentte açıklanan nedenlerle-'davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, taraf vekilleri gelmediğinden duruşma vekillik ücreti takdirine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 16.3.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini