 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/8425
Karar No : 1996/980
Tarih : 19.2.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara 5.Asliye Ticaret Mahkemesine verilen 22.5.1997 tarih ve 87-319 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 17.2.1998 gününde davacı avukatı Necdet Y...ile davalı avukatı Gökhan Ö... gelip temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması duruşmadan sonraya bırakılmıştı. Bu kerre dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü.
Davacı vekildi, müvekkilinin davalı şirketin ortağı olduğunu, davalı sirkenin dava dışı Azerbaycan Devlet Neft şirketi ortak iş yapmak için kurulan A.. Petrol Müşterek Müessesesi İş Komitesi üyeliğini yürüten davacının 20.2.1997 tarihli yönetim kurulu kararı ile görevden alındığını, davacının görevleri ile ilgili olarak ve ortak olarak önemli maddi ve manevi yükümlülükler altına girdiğini, davalı şirketin yönetim kurulunun bundan sonra alacağı kararların davacıyı olumsuz yönde etkileyeceğini ileri sürerek görevden alınmasıyla ilgili 20.2.1997 tarihli yönetim kurulu kararının iptaline, yönetim kurulunun görevden alınarak şirkete kayyım tayinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, " yönetim kurulu kararları hakkında iptal davası açılamayacağını, şirketin yönetim kurulunun halen görev basında olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosyadaki delillere göre; davacının iptalini istediği ve davalı tarafından müşterek iş ortaklığına gönderilen 20.2.1991 tarihli yazının yetkili kişilerce imzalandığı ve bu yazı ile davacının temsilcilik görevine son verildiği, bu işlemin iptali için mahkemede doğrudan dava açılamayacağı, davacının bu işlem hakkında genel kurul toplantısında itirazda bulunabileceği, ayrıca davalı' şirkette organ boşluğu bulunmadığından kayyım atanmasını gerektirir bir durumda bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, göre5 davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında
kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-İptali talep edilen yönetim kurulu kararı dosyaya ibraz edilmemiş olmakla birlikle dava konusu yönetim kurulu kararının davalı şirketten gönderilen 20.2.1997 tarihli yazının dayanağı, olduğu tarafların ve mahkemenin kabulündedir. Yönetim kurulu kararları hakkında iptal davası açılıp açılamayacağı tartışmalı bir konu ise de: mahkemece herşeyden Önce davalı şirketin Ticaret Sicili dosyası getirtilip o tarihteki yönetim kurulu üyeleri belirlenmeli, anasözleşme ve şirketi karar defteri de ibraz ettirilerek dava konusu yönetim kurulu kararının alınmasında toplantı ve karar nisabının oluşup oluşmadığı ve. bu yönden geçerli bir kararın bulunup bulunmadığı, resen araştırılmalı ve sonucu çerçevesinde bir karar verilmelidir. Mahkemece resen üzerinde durulması gereken bu hususlar gözetilmeden yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1.bentte yazılı nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA 20.00.000 lira duruşma vekillik ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19.2.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.