Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara 19 .Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 12.3.1997 tarih ve 518-191 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve 'temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

Davacı vekili, müvekkili sigorta şirketine kasko sigortası ile sigortalı 06 Z 4437 plakalı araca, davalılardan Ahmet A... ait, sürücüsü davalı Mustafa E... olan. 06 YL 007 plakalı aracın çarparak hasar verdiğini, söz konusu aracın mecburi mali mesuliyet sigortası ile davalı Halk Sigorta A.Ş. ne sigortalı olduğunu, davalı aracın %100 kusurlu olduğunu bu nedenle sigortalısına ödedikleri 111.533.000-TL tazminatın ödeme tarihi olan 28.12.1994 den itibaren isleyen reeskont faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline {sigorta şirketinin sorumluluğu limiti ile sinirli olarak) karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı Halk Sigorta A.Ş, . sorumluluklar dahilinde mahkemece kusura ve hasara göre belirlenecek tazminata bir diyeceklerinin olmadığını beyan etmiştir.

Davalılar Ahmet A... ve Mustafa E... usulüne uygun davetiye tebliğ edilmiş ancak duruşmalara gelmedikleri gibi cevapta vermemişlerdir.

Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi incelemesi kaza tesbit tutanağı ve dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulü ile rücu tazminat bedeli 55.706.300-TL nin davalılardan müteselsilen tahsiline (davalı sigorta sirketinin teminat limiti ile sınırlı kalmak kaydıyla) ödeme birlikte davalılardan karar verilmiştir.

Karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Davacı sigorta şirketi müvekkiline ait 06 sayılı araca davalıların sahibi, sürücüsü ve sigortalısı olan 06  YL 007 plakalı aracın verdiği hasar sebebiyle  ödediği 111.433.000 TL nin rücuen tahsilini talep %50 kusurlu bulunduğu gerekçesi ile davalılar aleyhine davanın kısmen kabulüne dair hüküm kurulmuştur . Ne var ki davacı otosuna ayni olayın akabinde dava dışı 06 T 1335 plakalı araçta ayrıca arkadan çarparak o da davacı otosuna hasar vermiştir. Bilirkişi raporuna ve tesbit tutanağına göre bu iki olay birbirinden müstakil olarak cereyan etmiş olup davalıya hasar veren her iki araç şoföründe aynı şekilde %100 kusurlu olduklarının belirlenmiş olmasına göre davalıların otosunun %100 kusurlu olduğu kabul edilerek ve davalıların otosunun verdiği zarar ayrıca hesap ettirilerek kusurlu ve kurulması hüküm kurmak gerekirken, davalı  araç  şöförünün %50 tazminattan da bu oranda sorumlu kabul edilerek hüküm kurulması doğru görülmediğinden verilen kararın bu sebeple davacı

yararına bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle; davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 16.10.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972