 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/6416
Karar No : 1997/6832
Tarih : 9.10.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara 15.Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 6.5.1997 tarih ve 165-312 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, davalıların sürücüsü ve maliki bulunduğu araçla müvekkili kuruluşa ait Fiber optik kablolar kopartıldığı ve bir adet enjekte direğin kırıldığını bu nedenle fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla kurum zararı olan 69.531.451 TL'nın olay tarihi olan 21.4.1994 tarihinden itibaren reeskont faizi ile davalılardan müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı Mehmet C...; aracın maliki olduğunu olay tarihinde araçta olmadığını, zarar varsa ödeyeceğini beyan etmiştir.
Davalı İsmail C..., hasara. neden olmadığını, buna ilişkin zaptın yokluğunda tutulduğunu, olay yerine geldiğimle hasarın olduğunu gördüğünü, yük taşıdıkları şirketin aracının hasara neden olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu, tanık beyanları, hasar tutanağı ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kabulüne karar vermiştir.
Karar, davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, davalının kullandığı TIR ile yük taşırken davacıya ait Fiber optik kabloların kopmasına ve bir adet enjekte direğinin kırılmasına neden olduğundan bahisle açılan tazminat davasıdır. Dosyada bulunan 21.4.1994 tarihli hasar tutanağında davalı sürücü İsmail C...'ın imzası yoktur. Dinlenen tanık beyanlarında da zararı davalı İsmail'in meydana, getirdiği açıkça anlaşılamamaktadır. Davalı İsmail'de davanın başından beri zararı kendisinin meydana getirmediğini beyan etmiştir. Diğer davalı Mehmet C...'ın beyanı da HUMK 92-95 maddeleri anlamında geçerli bir kabul değildir. Dosyadaki mevcut delillere göre, davacıya ait
Kablolarda ve enjekte direğince meydana gelen hasarı davalıların yaptığı kanıtlanamadığına göre, davanın reddi gerekirken kabulü doğru olmamıştır.
SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 9.10.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.