Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/5344
Karar No : 1997/5910
Tarih : 16.9.1997

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 20.3.1997 tarih ve 309-86 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasındaki alacak borç ilişkisi olduğunu, davalının borcunu ödememesi üzerine Viyana Bölge Mahkemesinde açılan davaya ilişkin dava dilekçesinin davalıya tebliğ edildiğini, ancak davaya katılmadığını fakat vekili vasıtasıyla davadan haberdar olduklarını, mahkemece müvekkili lehine (358.492.63) Avusturya Şilini faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verildiğini ve kararın 26.5.1986 tarihinde kesinleştiğini ileri sürerek, mezkûr ilanın tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, mahkeme ilamında davalı olarak gösterilen Reysaş C.... ile müvekkili arasında uzaktan yakından bir ilgi olmadığını, yabancı ülkede açılan davadan haberdar olmadıklarını, kimseye davayı takip için vekaletname verilmediğini, kararın da kendilerine tebliğ edilmediğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın husumet nedeniyle reddine dair karar Dairemizin 20.10.1994 gün ve 1994/5122-7672 sayılı ilamı ile bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyulduktan sonra davanın kabulüne dair verdiği karar Dairemizin 11.3.1996 gün ve 1995/8322 E, 1996/1655 K. sayılı ilamı ile "Mahkemece davalının savunması üzerinde durularak, 2675 sayılı Yasanın 38/d maddesinin şartlarının incelenmesi bakımından Türkiye ve Avusturya Devleti arasındaki 23 Mayıs 1989 tarihli sözleşme, tebligat ve savunma hakkı ile ilgili Avusturya Hukukuna ait Kanun maddeleri ibraz ve tercüme ettirilmek ve Avusturya Hukukuna göre ilgili bentte yer alan usulüne uygun davet, tebligat ve gıyap şartının ve savunma hakkının kısıtlanıp kısıtlanmadığının incelenmesi, gerekçeli karacın tebliğ edilip edilmediğinin araştırılması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, davalı savunması üzerinde durulmadan karar verilmesi doğru görülmemiştir." gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda
mahkemece, Avusturya Hukukuna ait kanun maddelerinin tebligat ve savunma ile ilgili olanların tercümelerini sunması için süre verilmesine rağmen davacı tarafın ısrarla ara kararını yerine getirmeyip 23.5.1989 tarihli sözleşmenin uygulanmasını istediği, davalının herhangi bir avukata vekaletname vermediği ve kararın gıyapta verildiği savunmasını davacının çürütemediği gerekçesiyle mesnetsiz olan tenfiz davasının reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Uyulan bozma kararında Tebligat ve Savunma hakkı ile ilgili Avusturya Hukukunun araştırılıp, davalını Avusturya Kanunları uyarınca usulüne uygun olarak mahkemeye çağrılıp, temsil edilip edilmediği, kanuna aykırı şekilde gıyapta hüküm verilip verilmediğinin ve savunma hakkının kısıtlanmış olup olmadığının araştırılması istenmiştir. Mahkemece 14.11.1996 tarihli ara kararı ile Tebligat ve Savunma ile ilgili Avusturya hukukuna ait kanun maddelerinin ibrazı için davacıya süre verilmiş, süresinde ibraz etmediğinden davalının savunma hakkının ihlal edildiği varsayımı ile davanın reddine karar verilmiştir 2675 sayılı Yasanın 2. maddesi uyarınca "Hakim, Türk Kanunlar ihtilaf Kurallarını ve bu kurallara göre yetkili olan yabancı hukuku resen uygular. hakim yetkili yabancı hukukun muhtevasınını tesbitinde tarafların yardımını isteyebilir. Yabancı hukukun olaya ilişkin hükümlerinin tüm araştırmalara rağmen tesbit edilememesi halinde, Türk Hukukunu uygular "Türk Kanunları uyarınca resen hüküm vermek zorunda olan hakim (HUMK. 76-C.l) Kendi Kanunları ihtilafı Kurallarını resen uygular (2675 md. , 2/1) Bu konuda ne doktrinde ve ne de mahkeme uygulamasında bir tereddüt görülmemiştir. Türk usul hukukunda tarafların veya ilgili tarafın Yabancı- Kanunun tatbikini ileri sürmesi gerekli değildir. Hakim aynen maddi hukukta olduğu gibi, tatbiki gereken Yabancı Kanunu Devletler Hususi Hukuku Kurallarına göre tesbit eder. Bu hakimin resmi görevidir. Hakimin Yabancı Hukuku bulmasına gelince; Yabancı Hukuk Hakkında Bilgi Edinilmesine Dair Avrupa Sözleşmesine" R-G nin 26 Ağustos 1975 gün 15338 sayılı nüshasında yayınlanan kanunla Türkiye dahil olmuştur. Bu sözleşmeye göre, akit taraflar Medeni ve Ticari Hukukları ve Hukuk Usulleri ve Yargı örgütleri konusunda birbirlerine bilgi vermeyi kararlaştırmışlardır (md.1/1). Verileri bilgi ilgili Yasa ve Tüzük metinleri ile içtihat kararlarını ihtiave edecektir. Diğer taraftan, ülkemizde bu konuda yetkin kurumların varlığı da bir gerçektir. Uygulamada İstanbul Üniversitesi Milletlerarası Hukuk ve Milletlerarası Münasebetler Araştırma ve Uygulama ''Merkezi  İstanbul Üniversitesi Mukayeseli Hukuk Araştırma ve Uygulama Merkezinden bu konuda görüşler alınmak suretiyle yabancı hukukun araştırılması ve uygulanması mümkün bulunmamaktadır.
Mahkemece bozma kararında açıklanan Avusturya Hukukunun resen aranıp uygulanması gerekirken bu külfetin yasaya aykırı şekilde sadece davacıya yükletilmesi doğru olmadığından davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Mahkemece bozmaya uyulduğu halde araştırmanın bozmaya uygun şekilde yapılmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün yukarıda yazılı nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA. ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 16.9.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini