 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/3789
Karar No : 1997/4590
Tarih : 12.06.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara 3.asliye Hukuk Mahkemesince verilen 15.12.1996 tarih ve 418-743 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili müvekkilinin şifreli TV . yayınlarının aboneler tarafından decoder yardımıyla izlendiğini, abone olmayan davalının elde ettiği decoder ile TV. yayının işyerinde izlettirdiğini ileri sürerek o tarihte abonelik ücreti olan 50.000.000 liranın reeskont oranında faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma ve dosyadaki yazılı kanıtlara göre, davacının şifreli TV. yayınının abone olmayan davalının kahvehanesinde müşterilerine izlettirdiği, davalının aksine bir kanıt ibraz edemediği, davalının haksız eylemi ile davacının zarara uğradığı o tarihteki yıllık abonelik ücretinin 45.000.000 lira olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 45.000.000 liranın 26,10.1995 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Davacı, Cine 5 Filimcilik ve Yapımcılık AŞ.n in şifre çözücü Docoderler vasıtasıyla abonelerince izlenen yayınlarını, bu şirketle işyeri sözleşmesi yapmadan davalı Hasan B...tarafından Kahvehanede bulunan müşterilerine seyrettirdiği 24.9.1995 günü yapılan Noter tesbit tutanağı ile anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından yapılan yayın. 3984 sayılı radyo ve Televizyonların kuruluş ve yayınları hakkında kanuna dayanılarak Radyo Televizyon üst Kurulunca yürürlüğe konulan Radyo Televizyon yayın izni ve lisans yönetmeliğinin 2/f geçici madde 5 ve Radyo televizyon üst kurulu kablolu yayın lisans ve izin yönetmeliğinin 10/7 maddeleri uyarınca yapılmakta olup değinilen yasa ve yönetmeliklerle hukuken koruma altına alınmış bulunmaktadır.
Davacı tarafından Yapılmakta olan yayınlar sadece abonelik sözleşmesi ve aboneliği tesis edilen ve kendilerine yayınların izlenmesini sağlayan şifre çözücü decoderler verilmiş kişiler tararından sözleşmede belirtilen yerlerde izlenilebilir. Böyle bir abonelik sözleşmesi yapılmadan, davacı şirkete ait yayınların izlenmesi ve izlettirilmesi zararlandırıcı bir haksız eylem teşkil eder.
Davalının ( Kahvehane ) olarak çalıştırdığı işyerinde noter aracılığı ile yapılan tesbitte
Beşiktaş - İstanbulspor takımları arasındaki futbol karşılaşmasının müşterilerine seyrettirildiği
belirlenmiştir. Davalının bu eylemi dışında, başka günlerde de haksız eylemini devam ettirdiği konusunda bir tesbit bulunmadığı gibi; böyle bir iddiaya da rastlanmamıştır. Öte yandan davacı ile davalı arasında sözleşme bulunmadığından, davalı hakkında abonelik sözleşmesinin hukuki sorumluluk hükümlerinin uygulanması da mümkün değildir. Bu durumda, davalı işyerinde yapılan ''bir güne" ilişkin tesbitle bir yıllık abonman ücretine mahkum edilmesi yerinde görülmemiştir. Mahkemece davacıya davalının haksız eylemi nedeniyle uğradığı zararın nelerden ibaret olduğunu açıklattırmak, davalının bu haksız eylemi gerçekleştirdiği yerin niteliği göz.önünde bulundurmak. gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak ve BK.nun 42, 43 maddeleri uyarınca makul bir tazminata hükmedilmek gerekirken; gerekçeleri belirtilmeksizin bir yıllık abonman bedelinin tazminat olarak hükmedilmesi yerinde görülmediğinden, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 12.6.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.