 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E. 1997/3055
K. 1997/3573
T. 15.5.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVAYA DAHİL ETMEK
DAVANIN TARAFLARI
KARAR ÖZETİ: Usul Kanunumuzda "dahili dava" adı altında bir düzenleme mevcut bulunmadığı gibi, davanın tarafları ıslah yolu ile dahi değiştirilemez.
(1086s. HUMK. m. 83)
Taraflar arasındaki davadan dolayı, (Gaziantep Asliye 4. Hukuk Mahkemesi)'nce verilen 19.7.1996 tarih ve 584-628 sayılı hükmün temyizen tetkiki dahili davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili ile davalı Şerif'in aynı trafodan elektrik aldıklarını, davalıya ait fabrikada meydana gelen arızayı gidermek davalı tarafından temin edilen elektrikçi tarafından kabloların ters bağlanması sonucu müvekkilinin elektrik donanımında arıza meydana geldiğini, arızanın giderilmesi için müvekkilinin (23.741.750) TL. masraf yaptığını ileri sürerek, anılan meblağın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı Şerif vekili cevabında; hasara neden olanın Tedaş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davacı vekili, daha sonra Tedaşı davaya dahil etmiştir.
Tedaş vekili cevabında, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; iddiaya, savunmaya, toplanan delillere bilirkişi raporuna göre; meydana gelen olayda Tedaş kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile (23.741.750) TL.'nin dava tarihi olan 23.6.1995 tarihinden itibaren faizi ile birlikte dahili davalı Tedaş'tan tahsiline, diğer davalı hakkındaki davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, dahili davalı Tedaş vekili temyiz etmiştir.
Dava, davalılardan Şerif hakkında açıldığı halde, daha sonra davacı tarafından verilen dahili dava dilekçesi ile Tedaş aleyhine yöneltilmiş, mahkemece de bu talep kabul edilerek "dahili davalı sıfatıyla Tedaş" aleyhine hüküm kurulmuştur. Usul Kanunumuzda dahili dava adı altında bir düzenleme bulunmamaktadır. Usul Kanunumuza göre davanın tarafı, ıslah yolu ile dahi değiştirilemiyeceğine göre, bu sıfatla Tedaş aleyhine hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dahili davalı Tedaş yararına (BOZULMASINA), bozma sebep ve şekline göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 15.5.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.