 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E. 1996/8825
K. 1997/63
T. 20.1.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KASKO SİGORTALI ARAÇ
HASAR BEDELİ
SİGORTA RÜCU DAVASI
KARAR ÖZETİ : İki trafik kazasından ilkinden sorumlu olan davalının, yapmış olduğu ilk kaza sonucu oluşan zararın tutan saptanarak, davalının sorumlu tutulması ve bu mümkün değil ise, BK.nun 42/1. maddesi göz önüne alınarak, zararın adalete uygun biçimde takdiri gerekir.
(818 s. BK. m. 42/1)
(6762 s. TTK. m. 1299, 1301)
Taraflar arasındaki davadan dolayı, (Bakırköy 9. Asliye Hukuk Mahkemesi)'nce verilen 19.7.1996 tarih ve 743-516 sayılı hükmün temyizentetkiki davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, davalıya ait aracın müvekkiline kasko sigortalı araca çarpması sonucu, kasko sigortalı araçta meydana gelen hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini ileri sürerek, sigortalıya ödenen 40.835.000.- TL.nın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı, kendi aracının sigortalı araçla çarpıştığını, hafif hasar olduğunu tutanak tutulmadığını, ancak aynı gün sigortalı araca başka bir aracın çarptığını, bu hususta Bakırköy C. Savcılığı'nın Hazırlık Evrakı olduğunu, istemin fahiş olduğunu, kendilerinin kusur oranı kabul etmediklerini davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; iddia, savunma ve dosya arasındaki yazılara göre, olayın polis karakoluna intikal ettiği, bu konuda tanık dinlendiği, davalı ile sigortalının düzenlediği tutanağın doğru olduğunun davalıca kabul edildiği, davalı tanıklarının hazır bulunamadığından dinlenmediği, taraflarca tutulan tutanakta davalının tam kusurlu olduğunu kabul ettiği, yaptırılan bilirkişi incelemesinde davalının % 100 oranında kusurlu olduğu, hasar miktarının 60.000.000 TL. olduğu, davalıdan istenebilecek miktarın 40.835.000.- TL. olarak tesbit edildiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile, 40.835.000 TL.nin % 30 faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı temyiz etmiştir.
Dava, sigorta rücu tazminatı alacağına ilişkindir.
Davalı, kendi aracının sigortalı araca hafif olarak arkadan çarptığını ve bu hususta tutanak tutulduğunu, hasar tesbiti yapılmadığını, ancak aynı gün sigortalı araca, başka yerde, başka bir kişinin de arkadan çarptığını, bu hususun dikkate alınarak zararın saptanması gerektiğini savunmuştur.
Dosya arasındaki yazılardan, davalının sigortalı araca 22.11.1994 günü saat 07.20 sularında Bakırköy Yüceterla Sokakta arkadan çarptığı, bu hususta tutanak tutulduğu ve fakat hasar tesbiti yapılmadığı anlaşılmakla birlikte, sigortalı İrfan'ın 22.11.1994 tarihli ifade tutanağından, sigortalı aracın Ekşiner Sokak üzerinde park halinde iken, 22.11.1994 saat 14.30 sularında tesbit edilemeyen bir aracın arkadan çarpıp kaçtığı, bu olay hakkında Bakırköy C. Savcılığı'nın 5.6.1995 tarihli kararı ile takipsizlik kararı verildiği sabit olunmuştur. İşbu davada ise, her iki kaza sonucu oluşan hasar tutarının davalıya yüklendiği anlaşılmıştır.
Açıklanan bu durum karşısında, her iki olaydaki oluşan zararların ayrı ayrı değerlendirilmesi ve davalının eylemine ilişkin sorumluluğunun saptanması ve bunun mümkün olmaması halinde, BK.nun 42/1. maddesi göz önüne alınarak zararın adalete uygun biçimde tayin ve takdiri ile sonucu çerçevesinde bir karar verilmek gerekirken, yazılı olduğu şekilde ve eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, kararın davalı yararına (BOZULMASINA), ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 20.1.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.