 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/7502
Karar No : 1996/7867
Tarih : 11.11.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara Asliye 2.Ticaret Mahkemesince verilen 27.3.1996 tarih ve 1183-176 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü.
Davacı vekili davalının hamili bulunduğu 16.237.500 TL.lık çeki davacı bankaya ödenmek üzere ibraz ettiğini davalıya yanlışlıkla 24.220.000 TL ödeme yapıldığını bu ödemenin çek bedeline göre 8.000.000 TL fazla olduğunu davalının 22.4.1994 tarihinde 2.000.000 TL iade ettiğini bakiye 6.000.000 TL.yı ödemediğini ileri sürerek, 6.000.000.Tl ile 704.000 TL faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı bankanın kendisine çek bedeli 16.237.500 TL ödediğini fazla ödeme yapıldığı iddiasının doğru olmadığını davacı bankanın kasasının açık verdiği ve bu nedenle bayan memurun ağlaması nedeniyle insancıl duygularla davranıp 2.000.000 TL ödediğini, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya arasındaki yazılara göre, çek arkasında banknotların adet ve miktarını gösteren meşhuratın davalıca imzalanmadığı taraflar arasında banka kayıtlarının uyuşmazlığın çözümünde esas alınacağına dair bir delil sözleşmesi olmadığı bu durumda davacı bankanın ödemeye ilişkin tek taraflı olarak çek arkasına verdiği meşrubatın davalı aleyhine delil olarak kabul etme imkanı bulunmadığı aksi halde bankanın yaptığı işlemler nedeniyle kasada olacak mutemel bir açığı tek taraflı bir meşruhatla banka ile işlem yapan şahsa yükleme imkanı bulunduğu davacının tedbirli bir tacir gibi davranmadığından iyiniyetli sayılamayacağı davalının banka memurlarına yardım amacıyla bir miktar ödeme yapmasının davalı aleyhine yorumlanamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yukarıda özet olarak açıklandığı üzere davacı banka davalıya yapılan fazla ödemenin faizle birlikte tahsilini istemiş bulunmaktadır. Davalı savunmasına kendisine fazla ödeme yapılmadığı savunmuş ve fakat ilgili görevliye acıma hissi ile kısmen katkıda bulunduğunu ileri sormuştur. Alınan bilirkişi raporunda bankacılık uygulama ve teamüllerine göre davalıya yapılan ödemenin kasa mevcuduna göre fazla olduğu sonucuna varılmıştır. Ayrıca, davalı bu fazla alınan para karşılığında kısmen ödemede de bulunmuştur. Somut olayın özelliği ve olayların akışına göre davalıya fazla ödemenin yapıldığı sonucuna varılmıştır. Bu itibarla davacı bankanın iddiası sabit olduğundan davanın kabulüne karar vermek gerekirken yazılı biçimde karar tesisi doğru görülmemiş ve hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine 11.11.1996 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.