 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/6320
Karar No : 1996/8895
Tarih : 19.12.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara 4.Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 19.7.19996 tarih ve 299-547 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 17.12.1996 gününde davacı avukatı Taner G... gelip davalı avukatı tebligata rağmen gelmediğinden temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması duruşmadan sonraya bırakılmıştı. Bu kerre dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü.
Davacı vekili, müvekkili şirkete kasko poliçesi ile sigortalı elan araca davalının aracının çarpması sonucu hasar meydana geldiğini hasar nedeniyle sigortalısına (167.895.000 lira enediğini davalının tam kusurlu olduğun fazlaya ait hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik (125.900.000) liranın faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında. olayın akısında müvekkilinin, kusuru bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddiaya, savunmaya toplanan delillere bilirkişi raporuna göre, olayın meydana gelişinde sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu davalı aracınındı kusursuz olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava kasko poliçesinden kaynaklanan rucüen tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece hükme dayanak yapılan bilirkişi raporu, tanık ifadeleri ile olayının da trafik poliçelerince tutulan kaza tesbit tutanağı tamamı birbirine zıttır. Mahkemece yapılacak iş, olay mahallinde tanıklar ve trafik kaz zabıt mümzilerinin hazır olduğu ve bilirkişi huzuru ile keşif yapılarak tarafların kusur durumun saptanması ile sonucu çerçebir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı karar verilmesi doğru görülmemiş kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 6.000.000 lira duruşma vekillik ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19.12.1596 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.