Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/5684
Karar No : 1996/8281
Tarih : 26.11.1996

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara Asliye 3.Ticaret Mahkemesince verilen 7.3.1996 tarih ve 358-139 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacılar ve bir kısım davalılar vekilleri tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 26.11.1996 gününde davacılar avukatı B.Işın K... ile davalılar avukatları Güngör  Y... Bülent G..., Yusuf A... ve Gönül T... gelip temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı asiller ve taraf avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması duruşmadan sonraya bırakılmıştı. Bu kerre dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkili derneğin üyeler arasında mesleki birlik yardım ve sosyal dayanışmayı sağlamak, modern gözlükçülüğün gelişmesine hizmet etmek, hizmet fiyat bildirimi sağlayarak üyeler arasında haksız rekabeti önlemek düşüncesiyle kurulduğunu, davalıların işyerlerinde yaptırılan tespitlerde, göz doktorları ile aynı mekanda etkinlik gösterdiklerinin, göz doktorlarını kurdukları şirketlere ortak ettiklerinin, kanuna karşı hile yapılarak bunlarla alt kiracılık sözleşmeleri düzenlediklerinin, bazılarında vergi kaydı olmadan diploma asmak suretiyle doktor çalıştırıldığının, usulsüz reçete düzenlendiğinin belirlendiğini, hem göz doktorluğu hem de gözlükçülüğün birarada yapılamayacağını, gözlükçülük ruhsatı almış ve ticarethane açmış kişilerin başka unvan kullanmalarının yasak olduğunu, gözlükçülerin hasta kabul ederek bilgisayarlı göz muayenesi yapamayacaklarını, davalıların bu yöndeki eylemlerinin haksız rekabet olduğunu, diğer davacı müvekkili Mahmut Y...'in de bundan zarar gördüğünü ileri sürerek, davalılar eylemlerinin haksız rekabet olduğunun tespit ve menine,  A.Ş. veya Ltd.Şti. olarak çalışan gözlükçülerin eylemlerinin mevzuata uygun hale getirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilleri cevaplarında özet olarak, davacıların husumet ehliyetinin bulunmadığını, her davalı aleyhinde ayrı dava açılması gerektiğini, müvekkillerinin-haksız rekabet sayılabilecek bir eylemlerinin bulunmadığını, hem doktorluk hem de gözlükçülük yapılması gibi bir durum olmadığını, gözlükçü ve doktorların yakın mekanlarda çalışmasını engelleyen bir yasal düzenleme bulunmadığını, davalılar ile göz doktorları arasında tabiyet veya gelir ortaklığı bulunmadığını, doktorların bağımsız çalıştıklarını, gözlükçü dükkanlarının içinde muayene cihazlarının bulunmadığını savunmuşlar. davalılardan G... . . .A.Ş.vekili ayrıca, müvekkili şirketin faaliyet alanı içinde teşhis ve tedavi etkinliklerinin de mevcut ise de. 1993 yılı içinde bu amaçla alınan cihazların uzman tabibe kiralandığını ve uzman tabibin ayrı bağımsız bölümde faaliyet gösterdiğini, ünvanda da gerekli değişikliğin yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia ve savunmaya, toplanan delillere, bilirkişi raporuna nazaran, TTK'nın 58/3 maddesi hükmüne göre davacı derneğin husumet ehliyetinin bulunduğu, dava sebeplerinin aynı olup, her davalı için ayrı dava harcı alınmakla ayırma taleplerinin yerinde olmadığı, 3958 sayılı Gözlükçülük Hakkındaki Kanunun 7.maddesine göre gözlükçülük edenlerin yalnız tabibler tarafından verilen reçetelerde belirtilen numaralı cem ve çerçevelerini satabilecekleri, aksı davranışları, tavsiye etmeleri ve her nevi göz ve görme muayeneleri yapmaları veya bu işlere yarayan alet ve cihazları bulundurmalarının yasak olduğu, bulundurulduğu taktirde bu eylemin TTK.56 ve 57/10 maddesi hükümlerine göre haksız rekabet teşkil edeceği, Ankara 15.Sulh Hukuk Mahkemesince davalılar işyerlerinde yapılan tespitlere göre davalılardan Rıfat Kayın (Tunalı Optik), Erkal G..., Tuncer A..., Mustafa Y..., Tekin G... ve G... A.Ş.nin gözlükçülük işi ile göz muayenesi ve bu işlere yarar alet ve cihazların aynı mekanda bulundurulup iki işin birlikte yapıldığı, G...A.Ş.nin unvanında gerekli değişikliği yargılama sırası yaptırdığından bu konudaki davanın konusuz kaldığı. davalılardan Kadir T...'a yönelik husumetin yanlış tevcih edildiği, diğer davalıların ise her iki işi birlikte yaptıklarının kanıtlanamadığı gerekçesiyle, davalılardan Tekin G..., Mustafa Y..., Tuncer A..., Erkal G..., Rıfat K... ve G...A.Ş. aleyhine açılan davaların kabulü ile, bu davalıların gözcülük yaptıkları yerde göz muayenesine yaran alet ve edavat bulundurmak şeklindeki eylemlerinin TTK.nün 57/10 maddesi uyarınca haksız rekabet olduğunun tespit ve menine, davalılardan G...A.Ş. davadan sonra unvanında gerekli değişikliği yaptırmakla bu hususta karar verilmesine yer olmadığını, davalı Kadir T... aleyhine açılan davanın husumetten reddine, davalılardan Ahmet Y ... V ... Optik  San.Ltd. ve Ö... Optik San. ve Tic.Ltd.Şti. (Vedat Ö...) aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacılar ve davalılar Tuncer A..., Tekin G..., G.....A.Ş, Rıfat K..., Mustafa Y..., Erkal G... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacılardan Mahmut Y...'in dava tarihine göre bilfiil gözlükçülük yaptığının ve d i ğ e r davacı derneğin de üyesi ve başkanı olduğunun anlaşılmasına ve TTK.nun 58.maddesinde haksız rekabet ile ilgili davaları açabilecekler arasında, esnaf dernekleriyle birlikte "azalarının iktisadi menfaatlerini korumaya selahiyetli bulunan diğer mesleki ve iktisadi birliklerin dahi" açıkça sayılmış olması karşısında hükmü temyiz eden davalılar vekillerinin aktif husumet ehliyetine ilişkin temyiz itirazları yerinde olmadığı gibi, her ne kadar, davalar benzer sebepten kaynaklanmış olup, davalıların her biri ayrı ve bağımsız olduğundan davaların tefriki gerekir ise de, mahkemece her davanın ayrı ayrı harçlandırılması ve delillerin büyük oranda toplanmış olması karşısında bu safhadan sonra tefrik kararı verilmesi dava usul ve ekonomisine uygun düşmeyeceğinden, bu yöne ilişkin temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ayrıca, davalılardan Kadir T... ve Ahmet Y... haklarında açılan davaların reddine. G...A.Ş. hakkındaki davanın kısmen reddine ilişkin bölümlerine tarafların bir temyiz itirazları bulunmadığından kararın bu kesimlerinin onanmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Ancak, davacı dernek tek taraflı olarak Sulh Hukuk Mahkemesine müracaat ederek mahallinde keşif ve delil tespiti istemiş ve delil tespiti yoluyla bilirkişi raporu alınmış ise de, karşı taraflar bilirkişi raporuna itiraz etmiştir. Tek taraflı delil tespiti amacıyla temin edilen ve itiraza uğrayan bilirkişi raporu davada delil olarak kullanılamaz. Kaldı ki, talimat mahkemesi vasıtasıyla görüşlerine başvurulan bilirkişiler kurulu da mahkemece mahallinde yeniden keşif yapılması hususuna dikkati çekmişlerdir. Bu durumda; mahkemece, oluşturulacak bilirkişi heyetiyle, mahallinde yeniden keşif icra edilerek, 3958 sayılı Gözlükçülük Hakkındaki Kanun, 1219 sayılı Tababat ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun 6197 sayılı Eczacılar ve Eczahaneler Hakkındaki Kanun, 13.1.1960 tarih ve 4/12578 sayılı Tıbbi Deontoloji Nizamnamesi ve ilgili mevzuat hükümleriyle birlikte dosyadaki deliller birlikte değerlendirilerek ve itirazları, karşılar şekilde rapor alınması ve hasıl olacak sonuca sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte anıklanan nedenlerle hükmü temyiz eden davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine ve temyiz konusu yapılmayan davalılar Kadir T... ve Ahmet Y... yönünden ve davalı G... A .Ş-. nin  ünvanına yönelik talep hakkında karar ittihazına yer  olmadığına" ilişkin kısımlarının ONANMASINA, (2) nolu  bette açıklanan nedenlerle hükmün davacılar ve temyiz eden davalılar yararına BOZULMALINA, duruşmada vekil ile temsil olunan davacılar için 6.000.000 ar lira duruşma vekillik ücretinin davalılardan alınarak davacılara ve yine vekil ile temsil olunan Tuncer A..., Tekin G..., Rıfat K..., Mustafa Y...,  Erkal G..., G ... A.Ş. yararına olunan 6.000.000 ar lira duruşma vekillik ücretinin davacılardan tahsili ile davalılara verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harçların istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 26.11.1996 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini