 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/551
Karar No : 1996/996
Tarih : 12.2.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davadan dolayı Kırşehir 1.Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 19.10.1995 tarih ve 4-393 sayılı hükmün temyizen tetkiki taraflar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü;
Davacı vekili, davalı ile yapılan taşıma sözleşmesine aykırı olarak davalının yüklendiği işi geç yerine getirdiği veya getirmediğini bu nedenle bu işi başka bir firmaya yaptırdıklarını ileri sürerek ikinci firmaya yaptırılan taşıma nedeniyle fiyat farkı ve gecikme cezası toplamı 403.581.414 liranın banka ıskonto faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili savunmasında, müvekkili kooperatifin genel kurul çıkmasına girmesi nedeniyle taşımanın olmadığını ancak haksız ve dayanaksız olarak nakliye işinin başka firmaya ihalesiz olarak verildiğini müvekkili ile yapılan sözleşmenin feshedilmediğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre; davalının yüklendiği taşıma sözleşmesini aksattığı, sözleşmenin 9.maddesine göre mücbir sebep dışında oluşan aksamalar nedeniyle ihtara gerek kalmaksızın sözleşmeyi feshetme yetkisi bulunduğu gibi, idari şartnamenin 9/1.maddesi uyarınca davacının taşıma işini başka bir firmadan satın alarak, bu alımdan dolayı meydana gelecek fiyat farkı ve hertürlü zararın tamamını satıcıdan tazmin ettirmeye yetkili olduğu, ikinci taşıyıcının toplam 11.034 liranın, kömür taşıması karşılığı davacı firmanın 228.588.102 lira fiyat farkı ödediği, davacının gecikmeler için ceza uygulamadan ve bu hakkı saklı tutmadan ödeme yaptığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 223.588.102 liranın dava tarihinden itibaren Merkez Bankası kısa vadeli krediler için öngördüğü reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazla istemin reddine karar verilmişti r.
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında katan sair temyiz itirazlarının reddine.
2-Davacı vekilinin dava dilekçesinde taşıma sözleşmesine konu kömür taşımasının yine sözleşmede belirlenen termin programına aykırı olarak aksattıldığı ve bu nedenle sözleşmenin 14 ve şartnamenin 9/1.maddeleri uyarınca 153.775.069 lira gecikme cezası istemiş olmasına rağmen bilirkişi raporlarında davacının gecikme cezasını hak etmediği gerekçesiyle bu kaleme ilişkin istem reddedilmiştir. Oysa dosyada bulunan ve davacı tarafından keşide edilen 10.10.1991,16.9.1991, 27.8.1991 tarihli fakslarla termin programına aykırı olarak taşımada gecikmeler meydana geldiği, aksaklığın giderilmemesi ve sözleşmeye aykırılığın devam ettirilmesi durumunda, sözleşmenin 14 ve şartnamenin 9/1.maddelerinin uygulanacağı belirtildiği gibi 17.12.1991 tarih 23250 nolu ve 21.5.1992tarih 11252 Y.nolu ihtarnameler ile kömürün zamanında taşınmamasından dolayı diğer kalemlede birlikte 153.753.068 lira gecikme cezasının daha ödenmesi istenmiştir. Davacının bu istemi gerek sözleşmenin 14.maddesi gerekse idari şartnamenin 9/1.maddesine dayanmaktadır. Taraflar arasında, davalının kömür taşıma işini aksattığı ve bu nedenle davacı tarafından işin dava dışı D... AŞ ye yaptırıldığı konusunda uyuşmazlık bulunmadığına göre sözleşmede belirlenen termin programına aykırı olarak, davalının taşıma işindeki gecikmeleri ve süreleri tesbit, edilerek, sözleşmede belirlenen gecikme cezası oranına göre davacının isteyebileceği miktarın bilirkişi incelemesi yaptırılarak tesbiti ve hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar vermek gerekir iken yazılı şekilde bu kaleme ilişkin istemin reddi doğru görülmemiştir.
3-Davalının temyizine gelince, mahkemece faiz konusunda infazla tereddüt yaratacak şekilde karar verilmiştir. Oysa dava tarihinden itibaren Merkez Bankası veya şubelerinden kısa vadeli krediler için öngördüğü reeskont faiz oranları sorulmak ve dava tarihinden itibaren değişen oranlarda dikkate alınarak faiz oranları açıkça belirtilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi kabule göre de doğru olmamış ve davalı vekilini temyiz itirazı bu nedenle yerinde görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda l nolu bendde açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına, 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edenlere iadesine, 12.2.1996 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.