 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/4727
Karar No : 1996/5444
Tarih : 9.9.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara 6.Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 20.3.1996 tarih ve 602-100 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili tarafından işletilen Büyük Ankara Oteli oyun salonunun hasılat kirası karşılığında davalıya kiralandığını, davalının 31.12.1994 tarihi itibariyle toplam (2.933.75-3.830) lira olan toplam borcunu bir ödeme planı çerçevesinde ödemeyi teklif ettiğini, müvekkilinin ise bunun %7 aylık faiz uygulanması koşuluyla kabul edildiğini hemen davalıya bildirdiğini, buna davalının sessiz kaldığı halde (506.417.496) lira faiz borcunu ödemediğini ileri sürerek bu meblağın reeskont faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, teklif edilen ödeme planına göre ve ihtirazı kayıtsız olarak asıl borcun tahsil edildiğini, arada cari hesap veya vade farkı uygulanmasına ilişkin sözleşme de bulunmadığını, artık vade farkı istenemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia ve savunmaya, toplanan delillere nazaran, taraflar arasında vade farkı uygulanacağı dair bir sözleşme bulunmadığı gibi, plana göre yapılan ana para ödemelerinin ihtirası kayıtsız tahsil edildiği, bu durura da faiz talep etme hakkının düştüğü sonucuna varılarak davanın reddine karar verilmiştir.
Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı şirket 31.12.1994 tarihi itibariyle (2.933.753.830) lira olan borcunu bir Ödeme planıyla tasfiye edebileceğini davacıya 23.1.1995 tarihli yazısıyla teklif etmiş ve 1.2.1995 tarihinden itibaren de taksitler halinde ödemelerine başlamıştır. Davacı şirketin idare meclisi ise 24.2.1995 tarihde bu konuyu ele almış ve %7 aylık faiz uygulanmak kaydıyla davalı teklifinin uygun görüldüğünü karara bağlamış, bu karar da davalıya 1.3.1995 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bu durumda, davacı şirketin yetkili organınca bir karar alınmadan yapılan davalı ödemeleri sırasında bir ihtirazi kaydın konulmasının zorunlu olmadığı gibi. "taksitlendirmenin %7 aylık faiz uygulanmak kaydıyla kabul edilebileceğine ilişkin davacı yazısı karşısında sessiz kalan davalının %7 aylık faiz şartını kabul etmiş saymak gerekir. O halde, mahkemece işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken yazılı şekilde davanın reddi isabetsiz olmuştur.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 9.9.1996 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.