 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/3708
Karar No : 1996/4200
Tarih : 10.6.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara 15.Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 28.12.1995 tarih ve 337-1224 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalılardan E... Sigorta vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı araca, davalılara ait aracın çarpması sonucu, hasar meydana getirdiğini, sigortalısına tazminat ödendiğini ileri sürerek, 10.219.000 lirasının ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini (davalı sigorta şirketinden limitle) talep etmiştir.
Davalı sigorta vekili cevabında, aracın poliçe nosu bildirilmediği için, davanın husumetten reddini istemiştir.
Davalı Selim E... cevabında, tazminatın trafik sigorta şirketi olan E... Sigortadan tahsilini istemiştir.
Davacı vekili, davalı Şemsettin C... hakkındaki davayı atiye bırakmıştır.
Mahkemece; bilirkişi raporu ve toplanan delillere göre, olayda davalı araç sürücünün tam kusurlu ve hasar miktarının (9.333.840) lira olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, mezkur meblağın ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar Selim E...'dan tahsiline, E... Sigortanın ise poliçedeki limiti ile sınırlı tutulmasına, geriye kalanın davacı üzerinde bırakılmasına, fazla istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı E... Sigorta vekili temyiz etmiştir.
Davalı sigorta vekili cevap dilekçesinde, dava dilekçesinde belirtilen numara üzerinden kendilerince sigorta poliçesi bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiş bulunmaktadır. Yargılama sırasında, dava dosyasına ibraz edilen davalı sigorta şirketine ait poliçe fotokopisi ise net bir şekilde okunamamaktadır. Trafik kaza raporunda ise, bu sigortaya ilişkin bir açıklama bulunmamaktadır.
Dava dosyasındaki bu husus sonucu itibariyle husumete ilişkin olduğundan mahkemece resen üzerinde durularak davacı taraftan poliçenin aslı veyahut okunaklı bir örneği ibraz ettirilerek veya davalı sigorta şirketinden aslı getirtilerek davalı sigorta şirketi hakkında bundan sonra hüküm kurulması gerekirken. eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı sigortanın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, .ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 10.6.1996 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.