 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas no : 1995/5703
Karar no : 1995/6661
Tarih : 25.9.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara Asliye 6.Ticaret Mahkemesince verilen 17.5.1995 tarih ve 607-360 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar olundu gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıların müşterek işlettiği araçta yolcu olarak seyahat ederken araç sürücüsünün tamamen kusurlu olduğu halde meydana gelen kazada yüzünde sabit iz olacak şekilde yaralandığı uzun süre tedavi gördüğü, üzüntü ve ıstırap çektiği, izah edilen sebeplerden dolayı (100.000.000) TL'nin davalılardan müşterekin ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, ceza dosyası, davacıya ait raporlar emsal kararlar ve tüm dosya kapsamından davalılara ait araç sürücüsünün tamamen kusurlu olduğu 1992/232 E. Sayılı karardan anlaşıldığı, davacıya ait adli tıp raporunda 25 gün süre ile iş ve gücünden kaldığı ve arızanın çehrede sabit eser niteliğinde bulunduğu ekonomik koşullar ve paranın alım gücüde dikkate alınarak davanın kısmen kabulü ile (40.000.000) TL'nin davalılardan müşterekin ve müteselsilen tahsiline, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına be mahkemece hükmedilen tazminata %30 oranında ticari temerrüt faizine hükmedilmiş olup, dava dilekçesinde 3095 sayılı yasanın 2 /3 maddesinde öngörülen reeskont oranında temerrüt faizi talep etmemiş bulunmasına göte davacı vekilinin bu yöne ilişen temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Ancak, dava dosyasının incelenmesinde öğretmen olan davacı bayanın kaza nedeniyle yüzünden yaralandığı yapılan tedaviler sonucu çehresinde kazadan önceki haline göre olumsuz yönde önemli değişikliklerin oluştuğu fotoğrafların incelenmesinden açıkça görülmektedir. Davacının mesleğine ve yaşına göre çehresinde sabit eser oluşturan bu kaza nedeniyle talep ettiği miktara göre daha yüksek oranda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde (40.000.000) TL üzerinden tazminata hüküm kurulması isabetli görülmemiş kararın bu yönden davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin 1. bentte yazılı nedenlerle bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının reddine, (2) bentte yazılı nedenlerle, hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 25.9.1995 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.