 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E. 1995/4562
K. 1995/5813
T. 6.7.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
(Yönetim kurulunun yetkisi)
KARAR ÖZETİ: Kooperatifler Kanununun 16/2. maddesinde; "ortaklıktan çıkarmaya yönetim kurulunun teklifiile genel kurulca karar verilir. Anasözleşme, çıkarılanın genel kurula başvurma hakkı saklı kalmak üzere, bu hususta yönetim kurulunu da yetkili kılabilir" hükmü yer almasına ve davalı kooperatif anasözleşmesinin 14 / 1. maddesince de "durumları aşağıda gösterilen halere uyanlar yönetim kurulu kararı ile ortaklıktan çıkarılır" hükmünü içermesine göre, çıkarma yetkisinin yönetim kuruluna verildiği açıktır. Bu durumda çıkarma kararının yönetim kurulunca verilmesinin yasaya aykırılığından sözedilemez.
(1163 s. Koop. K. m. 16/2)
Taraflar arasındaki davadan dolayı, (Karacabey AsIiye Hukuk Mahkemesi) nce verilen 27.4.1995 tarih ve 37-1 73 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı temsilcisi tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı olduğunu, ancak maliki bulunduğu ve üçüncü şahıstan aldığı yeri lokanta olarak kullandığı gerekçesiyle ortaklıktan çıkarıldığını, oysa kooperatifin sözkonusu taşınmazın kullanım hakkına karışamayacağını, bu nedenle çıkarma kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı temsilcisi; davacının lokanta olarak işlettiği üç no'lu parseldeki yerin kooperatifçe inşa edildiğini, ferdileşme sonucu ortakların mülkiyetine geçtiğini, anasözleşme gereği bu yerin lokanta olarak kullanılamayacağını, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; iddia, savunma ve dosya arasındaki belgelere göre, davacının, işyerinin anasözleşmelerdeki amacı dışında kullandığından dolayı yönetim kururunca üyelikten çıkarıldığını, oysa üyelikten çıkarma kararının genel kurulca alınması gerektiğini, bu prosedüre uyulmadığı dolayısıyla yönetim kurunun ortaklıktan çıkarma kararının usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalı kooperatif yönetim kurulunun, davacıyı üyelikten çıkarma kararının iptaline karar verilmiştir.
Kararı, davalı temsilcisi temyiz etmiştir.
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin yönetim kurulu kararı ile ortaklıktan çıkarıldığını ve sözkonusu kararın iptalini talep etmiş, mahkemece, çıkarma kararının genel kurulca alınması gerektiği ve alınan kararın gerekli prosedüre uyulmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir.
Kooperatifler Kanununun 16/2. maddesinde; "ortaklıktan çıkarmaya yönetim kurulunun teklifi ile genel kurulca karar verilir. Anasözleme, çıkarılanın genel kurula başvurma hakkı saklı kalmak üzere, bu hususta yönetim kurulunu da yetkili kılabilir" hükmü yer almaktadır. Davalı kooperatif anasözleşmesinin 14/1. maddesinde; 'durumları aşağıda gösterilen hallere uyanlar yönetim kurulu kararı ile ortaklıktan çıkarılır" hükmü düzenlenmiştir.
Bu durumda, ortaklıktan çıkarma yetkisinin yönetim kuruluna verildiği açıktır. Artık yönetim kurulunun çıkarma kararı vermesinde yasaya aykırı bir yön olduğu söylenemez. Bu anlatılanlar karşısında, mahkemece, işin esasına girilerek tarafların kanıtları toplandıktan sonra, verilen çıkarma kararının yerinde olup olmadığı incelenip sonucuna göre hüküm kurulmak gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına (BOZULMASINA), ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 6.7.1995 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.