 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E:1995/3509
K:1995/4546
T:02.06.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
YARGITAY KARARI
Tararlar arasındaki davadan dolayı Ankara 12.Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 30.12.1994 tarih ve 436-910 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tararından istenilmekle dosyanın incelenmesinde duruşma için gerekli tebligat giderinin yatırılmamış olması nedeniyle HUMK. nun 2494 sayılı kanunla değiştirilen 438/l .maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı aracın, davalının trafik kuralları gereğini yerine getirmemesi nedeniyle, yolun yarısını kapayacak şekilde yola dökülen kuma çarpması sonucu hasarlandığını, olayda davalının 4/8 oranında kusurlu olduğunu, bu kusur oranına isabet eden 29.110.500 liranın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kusurun belediye tarafından dökülen kumdan kaynaklandığını, esasen olayın hizmet kusuruna, dayandırılması nedeniyle, davanın idari yargıda çözümlenmesi gerektiğini, davacının tacir olması nedeniyle davanın ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğini, olayda idarenin kusursuz olduğunu davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya içerisindeki belgelere göre, olay Karayolları Trafik Yasasından kaynaklandığından görev ve işbölümü itirazının yerinde olmadığı, olayda davalı idarenin %25 sigortalı sürücünün %75 oranında kusurlu bulunduğu araçtaki hasar miktarının 58.221.346 lira olarak saptandığı %25 kusur oranına 14.555.336 liranın isabet ettiği gerekçesiyle, davanın 14.555.336 liralık kısmının olay tarihi 11.11.1993 tarihinden itibaren %30 faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Davacı sigorta şirketi, davalı Karayolları Genel Müdürlüğü aleyhine işbu davayı, yol yapımı nedeniyle yola dökülen kum çevresine gerekli trafik işaretlerinin konulmaması sebebiyle sigortalı aracın kum yığınına çarpması sonucu oluşan hasarın tazmini amacıyla açmış bulunmaktadır.
Bir kamu hizmeti görmekle yükümlü davalı idareye 2918 sayılı Karayolları Trafik Yasası'nın 7/a maddesinde karayollarında can ve mal güvenliği yönünden gerekli işaretlemeleri yaparak önlemleri almak ve aldırma görevleri verilmiş bulunmaktadır. Bu görevin 2918 sayılı yasada verilmiş olması bunun ihlali nedeniyle oluşacak zarardan dolayı idarenin özel hukuk hükümlerine tabi olacağı sonucunu doğuramaz. Hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar yönünden idare aleyhine tam kaza davası idari yargı yerinde açılması gereklidir. Esasen 2918 sayılı yasanın hukuki sorumluluğa ilişkin 85 ve onu izleyen maddelerinde araç işletenin sorumluluğu düzenlenmiş olup, idarenin hizmet kusurundan kaynaklanan sorumluluğu bu yasa kapsamı dışında tutulmuştur.
Bu nedenler karşısında davalı idare vekilinin bu yöndeki görev itirazının kabulü gerekirken, davanın Karayolları Trafik Yasasından kaynaklandığından bahisle görülmesi ve sonuçlandırılması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın görev yönünden BOZULMASINA, bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelemesine gerek bulunmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 2.6.1995 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.