 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas no : 1995/2998
Karar no : 1995/5373
Tarih : 26.06.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen (...) hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla (...) işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin % 20 payına sahip ortağı olup, 15.08.1992 tarihine kadar şirket müdürlüğünü yaptığını, müdürlük görevi döneminde şirketin sürekli kar ettiğini, şirketteki payı oranında bu kardan pay almaya hak kazandığı gibi, şirket muhasebe kayıtları ve hesap ekstrelerine göre 01.01.1991/15.08.1992 tarihlerine ait dönemde şirketten 3.728.363.708 TL. alacaklı bulunduğunu, % 80 paya sahip diğer ortağın tüm hakkını almakla beraber müvekkilinin şirketten alacağının ödenmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 3.000.000 TL. alacağın 15.08.1992 tarihinden itibaren % 54 temerrüt faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının halen şirket müdürü olarak görüldüğünden temsilcisi olduğu şirkete karşı dava açamayacağını, şirkette kar payı dağıtımı yapılmadığını, buna ortaklar kurulunun karar vereceğini, şirketi tek başına temsile yetkili olan davacının usulsüz yaptığı işlemlere göre alacak talebinde bulunduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere, dosya kapsamı ve bilirkişi raporuna göre, istemin limited sirketteki kar payının tahsiline ilişkin olduğu, ortaklar kurulunun kar dağıtımı için bir karar vermedikçe, ortağın dava açarak kendisine ait karı isteyemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı dava dilekçesinde müvekkilinin müdürlük yaptığı dönemde, bilanço ve hesap ekstrelerinde görülen alacaklarının tahsilini istediğini, 04.02.1993 tarihli cevaba cevap dilekçesi ile 24.09.1993 ve 12.11.1993 tarihli durumlarda da şirket adına yaptığı harcamaların tahsilini istediğini belirterek istemin kar payı alacağına ilişkin olmadığını açıklamış bulunmaktadır. İstem konusunda gerekli araştırma ve inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, kararda yazılı olduğu şekilde davanın reddi doğru görülmemiş, kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir. (26.06.1995)