 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 1993/6121
Karar No: 1994/4975
Tarih: 13.06.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı, (İskenderun Sulh Hukuk Mahkemesi)nce verilen 13.10.1992 tarih ve 443-1167 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, davalıya ait geminin yükleme limanından tam ve sağlam olarak almış olduğu (2582) paket sodyum yükünün İskenderun Limanı'ndaki tahliye işleminin 10.4.1990 tarihinde başlayıp 15.4.1990 tarihinde bittiğini, tahliye sonunda taraflar huzurunda düzenlenen protokole göre (132) paket içinde 47 torbadan, % 15 oranındaki yükün eksik çıktığını, TTK.nun 1061. maddesine göre, bu eksiklikten donatanın sorumlu olduğu ileri sürerek, yükün fatura bedeli üzerinden hesaplanan 299.16 USD'ın, TL. karşılığı 746.105 liranın reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, tahliye işlemlerinin TCDD tarafından yasa gereği tekel halinde yürütüldüğünü, iddia edilen hasarın tahliye sırasında ortaya çıkmış olabileceğini, adı geçen kuruma davanın ihbarı gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İhbar edilen TCDD vekili cevabında, tahliyeden taşıyıcının sorumlu olduğunu, müvekkiline sorumluluk yüklenemiyeceğini savunmuştur.
Mahkemece; iddia, savunma ve bunlara ilişkin belgelerle bilirkişi raporuna nazaran, konişmentodaki kayda göre, tahliye ve hasar risklerinin taşıyana ait olduğu şerhinin bulunduğu, ihbar olunan TCDD'nin davalı donatanın ifa yardımcısı olduğu, tahliye sırasındaki hasar ve ziyandan doğrudan taşıyanın sorumlu bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü için her şeyden önce, dava konusu gübredeki eksikliği, taşımada mı, yoksa boşaltmada mı oluştuğunun saptanması gerekir. Dava dosyasındaki protokole göre, 10 palet gübrenin taşımada eksik çıktığı ve 132 palet gübrenin boşaltma sırasında torbaların yırtılması sonucu eksildiği saptanmış bulunmaktadır. Davanın konusu ise, 132 palet gübreye ilişkin torbaların boşaltmadaki hasarlanması nedeniyle eksilen gübreler sonucu zararın oluştuğu ve bu doğan zarar karşılığı tazminat istendiği anlaşılmakla, uyuşmazlığın 132 palet gübre için çözümlenmesi gerekmiştir.
Az önce değinilen protokole göre, davacı, yükün gönderileni (alıcısı) ve davalı da, yükün taşıyıcısıdır. Konişmentoda "Free in Liner out" şartının (kloz'un) bulunduğu gözlenmiştir. Bu şartın anlamı, dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporlarına göre tartışmalıdır. Dairemizin uygulamasına göre "free in" deyimi, yüklemenin risk ve giderleri gönderene (satıcı-yükleyici) ve "Liner out" deyimi ise, boşaltmanın risk ve giderleri de, gönderilene (alıcıya) aittir olduğu biçimindedir. Nitekim, Dairemizin 7.4.1983 gün ve 1594/1772 sayılı kararına göre (Bkz.G.Eriş, TTK. Deniz Ticareti Sigorta, Cilt:3, Ankara-1990, s. 618 vd.), "Free in and Free out" deyimi de, aynı biçimde yorumlanmış bulunmaktadır. "Liner out" ile "Firee out" şartları arasındaki fark, boşaltma giderleri ve riskinin gemi bordosundan veya gemi ambarıncan olup olmadığına ilişkindir (Bkz. Fahiman Tekil, Deniz Hukuku, İstanbul-1993, s.149).
Taşıyan ve gönderilen arasındaki ilişkilerde konişmento esas tutulur. TTK.nun 1110/1. maddesi dikkate alındığında, konişmentonun taşıyıcı ile gönderileni bağlayacağı açıktır. Dava konusu yükle ilgili konişmentoda yazılı "Free in Liner out" deyiminin de, davacı ve davalı arasında bağlayıcı alacağı tartışmasızdır.
Öte yandan, yükün supalan biçiminde boşaltılması istenmiştir. Konişmentodaki anılan şarta göre, boşaltmanın risk ve giderleri gönderilen durumundaki davacıya ait olduğundan, supalan boşaltma davacı veya onun görevlendirdiği şirket tarafından istenmiş ve boşaltma sağlanmıştır. Boşaltma limanındaki tekel hakkı nedeniyle boşaltma, davada kendisine ihbar yapılan TCDD tarafından yapılmıştır.
Yukarıdan beri açıklanan bu duruma göre, konişmentoda yazılı "Free in liner out" şartı uyarınca, boşaltmanın risk ve giderleri davacı gönderilene (alıcıya) aittir. Tekel hakkı nedeniyle TCDD tarafından yapılan boşaltmanın da, davacı gönderilen adına yapıldığının kabulü gerekir. Bunun sonucu olarak, kendisine dava ihbar edilen TCDD İdaresi, davalı taşıyıcının değil, davacı gönderilenin ifa yardımcısıdır. Hal böyle olunca, davacının ifa yardımcısı olan TCDD İdaresi'nin boşaltma sırasında meydana getirdiği zarardan, davalı taşıyıcı sorumlu olamaz. Bu itibarla, davanın reddine karar vermek gerekirken, yazılı biçimde karar tesisi doğru görülmemiş ve hükmün davalı taşıyıcı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı tarafın temyiz itirazlarının kabulüyle, yerel mahkeme kararının (BOZULMASINA), ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 13.6.1994 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.