 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E. 1993/1720
K. 1993/8119
T. 6.12.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
(Yolcunun yaralanması)
KARAR ÖZETİ: Yolcu, taşıma sırasında yaralanmışsa, taşıyıcının sorumluluğu on yıllık zamanaşımına tabidir.
(6762 s. TTK. m. 767)
Taraflar arasındaki davadan dolayı, (Ankara Asliye 11. Hukuk Mahkemesi)nce verilen 2.7.1991 tarih ve 125-468 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, davalı Kamil' in malik ve sürücüsü olduğu takside yolcu olarak seyahat ettiği sırada, davalı Ali'nin maliki diğer davalı Kadir'in sürücülüğünü yaptığı araç ile çarpışma sonucu meydana gelen kazada müvekkilinin sol gözünü kaybettiğini ileriye sürerek (10.000.000) lira maddi ve (2.000.000) lira manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı Ali cevabında, kazaya karışan aracının 16 Ocak 1988 tarihli protokol ile davalı Kadir'e sattığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
Davalı Kadir vekili, olayın 26.1.1988 tarihinde meydana gelmiş olup olayla ilgili ceza davasında davacının müdahil olmadığını, iki yıllık zamanaşımının tahakkut ettiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı Kamil' de cevabında, iki yıllık zamanaşımı nedeniyle davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalı Ali'nin aracını olay süresi saflığı için husumet tevcih edilemeyeceği, diğer davalılar yönünden davacının ceza davasına müdahale etmediği, iki yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği sonucuna varılarak, davalı Ali yönünden davanın husumet nedeni ile diğer davalılar yönünden zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı, davalılardan Kamil'in malik ve sürücüsü olduğu takside yolcu olarak seyahat ettiği sırada, diğer davalılardan Ali'nin malik ve diğer davalı Kadir'in de sürücüsü olduğu vasıta ile çarpışma neticesi meydana gelen trafik kazasında yaralanmış olup, davacı ile Kamil arasındaki taşıma akdi nedeniyle TTK.nun 767/5. maddesi uyarınca Kamil yönünden açılacak tazminat davası on yıllık zamanaşımına tabidir.
Davalı Ali yönünden ise; bu davalı aracını diğer davalı Kadir'e 16.1.1988 tarihli protokol ile haricen satılmış olup 2918 sayılı Karayolları Trafik Yasasının 20. maddesi hükmüne uygun şekilde noter vasıtası ile satış yapılmadığından artık bu şekildeki harici satışa dayanılarak sorumluluktan kurtulmak mümkün değildir. Bu itibarla, Ali'nin de malik sıfatı ile sorumlu tutulması gerekirken hakkındaki davanın husumet yönünden reddi doğru olmamıştır.
Davalı Kadir yönünden ise, bu davalı hem sürücü hem de fiilen işletici olarak sorumlu olup, olay nedeniyle ceza davası açıldığı ve Kadir'in TCK. nun 459/2. maddesine göre mahkum olduğuna göre bu davalı hakkında as-mani zarar nedeni ile açılacak dava BK. nun 60/2. madde hükmüne göre beş yıllık ceza zamanaşımına tabidir. Mahkemece, işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken anılan hususlar gözden kaçırılarak yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına (BOZULMASINA), ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 6.12.1993 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.