 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 1993/1692
Karar No: 1993/2970
Tarih: 30.04.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Güven Sigorta TA... ile Orman Genel Müdürlüğü arasındaki davadan dolayı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 7.6.1991 gün ve 462-564 sayılı hükmü onayan dairenin 30.12.1992 gün ve 92/6624-11765 sayılı ilamı aleyhinde davalı muk. davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, davalının müvekkili şirketi (5.746.800) lira sigorta prim borcu bulunduğunu ileri sürerek bu alacağın iskonto temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, prim borcu miktarına itiraz etmemiş karşı davasında ise, müvekkilinin de sigortalı araçlarda oluşan hasar nedeniyle davacı sigortadan aynı miktarda alacaklı bulunduğunu bunun takas ve mahsup edildiğini açıkladıktan sonra bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece davacının talebinin aynen,davalı ve karşı davacı tarafın ise (4.836.762) liralık talebinin kabulüne, fazla istemin ise reddine karar verilmesine dair tesis edilen karar Dairemizce onanması üzerine davalı ve karşı davacı vekili bu defa karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1- Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre davalı ve karşı davacı vekilinin yerinde görülmeyen ve aşağıdaki bend dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2- Ancak, davalı ve karşı davacı Orman Genel Müdürlüğü vekili, 15.5.1989 tarihli karşı dava dilekçesinde davacının talep ettiği prim alacağının, müvekkilinin davalı sigorta şirketinden hasar tazminat bedelinden oluşan alacağı ile davadan önce takas mahsup yolu ile ödendiğini açıkladıktan sonra bu nedenle davacının müvekkilinden bir alacağının kalmadığının tesbitini talep etmiş bulunmaktadır. Başka bir deyişle davalının ve karşı davacının, davacı taraftan bir alacak istemi mevcut bulunmamaktadır.
Gerçekten de her iki tarafın ibraz ettiği bilgilerden davacı sigortaca prim alacağının talep edilmesi üzerine davalı sigorta ettiren tarafından davacıya gönderilen 7.9.1988 tarihli yazıda, hesap dökümü yapılarak, kendilerinin alacağı olan ve dava ile karşı dava dilekçelerinde yer alan 55.746.800) liranın mahsubundan sonra davacının bakiye kalan alacağının kabul edildiği ve bunun da sonradan ödendiği anlaşılmaktadır.
B.K.nun 118. maddesi hükmü uyarınca alacaklardan biri, münezalı olsa bile takas dermeyanı mümkün bulunmaktadır. O halde, karşı davadaki talebin (HUMK.nun 204/1) niteliği de dikkate alınarak, bilirkişi kurulu raporlarında da değinildiği üzere davalı ve karşı davacının takas, mahsubu mümkün olan (4.836.762) liralık hasar bedeli alacağının davacının prim alacağı olduğunu iddia ettiği ve davada çekişmesiz olan (5.746.800) liradan mahsubu yapıldıktan sonra bakiye kalan alacak miktarına ve sadece bu miktara davacı yararına temerrüt faizine hüküm kurulması gerekirken, karşı davacının talep şekli ve takas-mahsup defi dikkate alınmadan tarafların alacaklarına ayrı ayrı hüküm kurulması ve davacı lehine alacağın tamamı için faizyürütülmesi davalı aleyhine sonç doğurduğundan davalı ve karşı davacı vekilinin bu yönü ilişen karar düzeltme isteminin kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bendde gösterilen nedenlerle davalı ve karşı davacı vekilinin yerinde görülmeyen karar düzeltme itirazlarının reddine ancak (2) numaralı bendde gösterilen nedenle yerinde görülen karar düzeltme isteminin kabulü ile kararın onanmasına ilişkin Dairemizin 30.12.1992 gün ve 1992/6624-11765 sayılı kararın kaldırılarak hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin, temyiz ilam ve karar düzeltme harcının isteği halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 30.4.1993 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.