 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1992/2977
K: 1993/3444
T: 13.05.1993 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Mersin Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 24.1.1992 tarih ve 35/110 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla; dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, davalının müvekkiline olan borcu nedeniyle 23.6.1990 ve 27.6.1990 keşide tarihleri taşıyan toplam (15.475.000) lira bedelli iki adet hamiline çek verdiğini, çeklerin yasal süresinde ibraz edilemediğinden giriştikleri icra takibinin davalı itirazıyla iptalle neticelendiğini, bu durumda davalının sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek TTK.nun 730/14 delaletiyle aynı kanunun 644. maddesi uyarınca (15.45.000) liranın reeskont faiziyle tahsilini dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkiliyle davacı arasında ilişki bulunmadığı gibi müvekkilinin davacıyı tanımadığını, dava konusu çeklerin dava dışı Memik Çömez'e yapacağı taşıma işi için teminat olarak verildiğini, ancak bu işin gerçekleşmemesi nedeniyle çeklerin iadesi gerekirken her nasılsa davacı eline geçmiş olduğunu, davacının ibraz süresinden sonra hamil olmakla alacağın temliki (BK. 162) kuralları uyarıncada temlik alan durumunda olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, mebrez belgeler, ilgili icra dosyasına nazaran TTK.nun 644. maddesine dayalı olarak açılan bu davada davacının davalının sebepsiz zenginleştiğini kanıtlaması gerekirken davacının ibraz süresi geçmiş çekten başka delili olmadığı ve davalıya yemin teklif etmediklerini beyan etmesi karşısında kanıtlanamayan davanın reddine oyçokluğuyla hükmedilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Yargıtay'ın yerleşmiş kararlarına göre TTK.nun 644. maddesinin çeklere de uygulanacağı kabul edilerek bu uygulamada yerleşmiştir. TTK.nun 644. maddesi zamanaşamına uğrayan veya süresinde ibraz edilmeyen çekler sebebiyle takip hakkını kaybeden hamilin sebepsiz zenginleşme kurallarına göre keşideciye başvurabilme şart ve imkanını getirmiştir. Buna göre keşideciye başvurabilmek için hamilin müracaat hakkını kaybetmesinden önce bu çekle bir talep hakkının bulunmuş olması, mürcaat hakkını kaybetmesi neticesi hamilin zararının doğması ve nihayet keşidecinin hak sahibi hamil aleyhine zenginleşmiş olması halinde hamilin keşideciye karşı talepte bulunabileceği kabul edilmiştir.
Olayda davalı keşideci elde ettiği bir menfaat karşılığı çek düzenleyip verdiğine ve bu çeki ödediğini iddia ve ispat etmediğine göre çek bedeli kadar hamil aleyhine zenginleşmiş bulunmaktadır. Bu durumda mahkemece davanın kabulü gerekirken reddi doğru olmamıştır.
SONUÇ: : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA 13.5.1993 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
|