 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E. 1992/1161
K. 1992/8529
T. 13.7.1992 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- TREN KAZASI
- SAKATLIK
- TAZMİNAT
ÖZET Bilirkişi raporunda; olay tarihi ile raporun düzenlendiği tarih arasındaki dönem için davacı tarafın gerçek zararı hesap edilmiş olduğuna göre, bu dönemde gerçekleşen zarar miktarı üzerinden de yüzde on ıskonto yapılması doğru görülmemiştir.
(818 s. BK. m. 45, 47)
Taraflar arasındaki davadan dolayı, (Ankara Asliye 4. Ticaret Mahkemesi)nce verilen 9.12.1990 tarih ve 61 5-700 sayılı hükmün temyizen tetkiki taraflar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin 10.3.1978 tarihinde Mamak Bağ deresi Tren İstasyonu'ndan bilet alıp binmek isterken trenin ani hareketi sonucu düştüğü, sağ bacağı ve sağ kolunu tamamen, sol bacağını kısmen yitirdiğini, İdarenin bu kazada tam kusurlu bulunduğunu ileri sürerek birleştirilen dava dosyası ile (25.000.000) TL maddi (15.000.000) TL. manevi tazminatın olay tarihinden itibaren ıskonto faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir..
Davalı vekili cevabında; taşıma sözleşmesi bulunmadığından taşıma sözleşmesi zamanaşımına dayanamayacağı, zamanaşımı olarak haksız fiillere uygulanan bir yıllık sürenin dolduğu, aramalara rağmen böyle bir olayın kaydına rastlanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; iddiaya, savunmaya, toplanan delillere göre, bilirkişi incelemesine göre, olayda davacının % 60 oranında sakat kaldığı, davalı İdarenin % 25 kusurlu bulunduğu, kusura tekabül eden tazminat tutarının (9.546.362) lira bulunduğunu belirterek (1.000.000) TL manevi tazminatla birlikte olay tarihinden 19.12.1984 tarihine kadar % 11,5 ıskonto faizi, bu tarihten sonrası için de % 52 reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline fazlaya ilişkin istemin reddine.
Tarafların vaki temyizi üzerine Dairemizin 9.4.1990 tarih ve 1990/1108-3153 sayılı kararı ile davalı vekili yararına bozulmuş olup mahkeme eski kararda Dairenin genel kurulunca mahkeme kararı 22.1.1992 tarihinde doğru görülmüş, tarafların miktarına yönelik temyiz itirazları nın incelenmesi İçin dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmıştır.
1– Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacı tarafın ise aşağıdaki bendin kapsamının dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar verilmek gerekmiştir.
2– Davacının temyizine gelince; bilirkişi raporunda, olay tarihi ile raporun düzenlendiği tarih arasındaki dönem için davacı tarafın gerçek zararı hesap edilmiş olduğuna göre, formülün uygulanması sırasında, bu dönem için yüzde on artırma ve eksiltmenin yapılmaması gerekirken raporda bu dönemde gerçekleşen zarar miktarı üzerinden de yüzde on ıskonto yapılması doğru görülmediğinden hükmün bu sebeple davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentle açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bendde açıklanan nedenlerden dolayı hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, fazla alınan 18.000.- lira harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 13.7.1992 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
|