 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1992/1114
K: 1992/7977
T: 25.06.1992 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Kahramanmaraş 2. Asliye hukuk Mahkemesi tarafından verilen 25.10.1990 tarih ve 452 - 667 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacılar vekili, davalının müvekkili şirketlerin bayisi olmadığı halde müvekekkili şirketlere ait tüpleri başka dolum tesislerinde doldurtarak satışa sunduğunu, bu durumun haksız rekabet teşkil ettiğini ve bu nedenle müvekkilerinin maddi ve manevi zarara uğradıklarını ileri sürerek, davalının haksız rekabete bulunduğunun tesbitine, davalıda bulunan müvekkili şirketlere ait tüplerin idadesine ve (100.000) lira manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verlmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davaya cevap vermediği gibi, duruşmaya da gelmemiştir.
Mahkemece, tesbit dosyası içeriğinden davalının arada bayilik sözleşmesi bulunmadığı halde davacı şirketlere ait tüpleri satışa sunduğu ve davalının bu eyleminin haksız rekabet teşkil ettiği sonucuna varılarak, haksız rekabetin ve markaya tecavüzün önlenmesine, tüplerin davacı firmaya iadesine ve (100.000) lira manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davalı temyiz etmiştir.
1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2 - Ancak, BK. nunu 49. maddesinde öngörülen şartlar bulunmadığı halde davacılar yararına manevi tazminata hükmedilmesi doğru olmamış ve hükmün bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
3 - Diğer yandan, davalı davacılara ait tüplere bir menfaat karşılığında sahip olduğuna göre, tüplerin bir bedel karşılığında davacılara iade edilmesi gerekir. mahkemece bu husus nazara alınmadan tüplerin bedelsiz olarak iadesine imkan verecek şekilde hüküm tesisi doğru olmamış hükmün bu nedenle de davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: : Yukarıda (1) no'lu bedde yazılı nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bendde yazılı nedenlerle hükmün davalı yarırına bozulmasına, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine 25.6.1992 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
|