 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1991/6992
K: 1991/5896
T: 08.11.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Gernar Tic. ve San. A.Ş. ile T.C. Ziraat Bankası arasındaki davadan dolayı İstanbul Asliye 7. Ticaret Mahkemesi'nce verilen 8.3.1991 gün ve 4-163 sayılı hükmü onayan dairenin 20.6.1991 gün ve 2840-4217 sayılı ilamı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğince bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı borçlu şirket vekili, müvekkilinin ödeme güçlüğü içine düştüğünü, ancak malvarlığının borçlarını karşılayabileceğini, borçlarının tamamının konkordatonun tasdiki kararının kesinleşmesinden itibaren her yıl üç ayda bir ödeme yapma kaydıyla (32) eşit taksitle ödeyebileceğini beyanla konkordato talebinde bulunmuş; icra hakimliğince mühlet verilerek komiser tayin edilmiş, alacaklılar toplantısı yapılmış, katılma süresini müteakip dosya ticaret mahkemesine tevdi olunmuştur.
Muterizlerden T.C. Ziraat Bankası vekili kondordato isteyenin başka bir firmaya kefil olması nedeniyle müvekkiline (2.614.413.175) TL. borçlu olduğunu, davacının mevcuduna göre borcunu uzun bir vadede faizsiz ödemek istemesinin iyiniyetli olmadığını, alacak 3. kişinin taşınmazları üzerine konulan ipoteklerle temin edildiğinden alacağın konkordato nisabında nazara alınması lazım geldiğini ileri sürerek konkondatonun tasdit edilmemesini istemiştir.
T. Vakıflar Bankası T.A.O. vekili de müvekkilinin kredi müşterisine kefil olan konkordato borçlusunun bu kefaletten dolayı müvekkiline (9.020.433.076) TL. borçlu olduğunu, bu borcu temin için 3. şahıslarca ipotek verildiğininde alacağın nisaba dahil edilmesi gerektiği iddia ederek konkordatonun tasdikine karşı çıkmıştır.
Mahkemece 16.3.1990 tarihinde ittihaz olunan kararla muteriz alacaklıların kefalet nedeniyle konkordato borçlusundan olan alacaklarının ipotekle temin edildiği, İcra Hakimli'ğinin İİK.nun 297/f. IV. maddesi uyarınca verdiği kararda da belirtildiği üzere ipotekle temin edilmiş alacakların konkondato nisabında nazara alınamıyacağı, borçlunun halihazır durumu ve teklifini sonradan alacaklılar lehine değiştirmiş olması karşısında teklifinin iyiniyetli sayıldığı, İİK.nun 297. ve 298. maddelerinde öngörülen tüm koşulların gerçekleştiği gerekçesiyle tasdik kararının kesinleşmesini izleyecek (6) aylık ödemesiz süreyi takiben üç ayda bir ödeme yapılmak suretiyle alacağın tamamının faizsiz olarak (15) eşit taksitte ödenmesi koşuluyla konkordatonun tasdikine karar verilmiştir.
Muteriz alacaklı T.C. Ziraat Bankası ve Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O. tarafından temyiz edilen karar, Dairemizin 15.6.1990 tarih ve 3457/4791 sayılı ilamıyla (Muteriz Türkiye Vakıflar Bankası (9.020.433.076), Türkiye Ziraat Bankası (2.614.493.175) TL. olmak üzere davacıdan alacaklı bulunduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece, banka alacakları ipotekle teminat altına alındığı gerekçesiyle konkondato nisabında bu miktarlar hesaba katılmamış, borçlu şirket aktifi (879.965.602) lira pasifi (1.150.860.712) lira kabul olunarak alacak nisab oranının oluştuğu kabul olunmuştur.
Bir alacağın, borçluya veya 3. şahsa ait mallar rehin edilmek suretiyle teminata kavuşturulması mümkündür. Borçlu, alacağı kendi taşınır veya taşınmaz malını rehnetme suretiyle teminata kavuşturmuşsa, konkordato nisabı hesaplanırkan İİK.nun 297. maddesinde belirtildiği gibi, bu alacağın, rehnedilenin komiser tarafından takdir edilen değeriyle karşılanmayan, teminatsız kalan kısmı nazara alınır. Olayımızda rehni, tüzel kişiliği haiz 3. kişi durumundaki başka bir şirket verdiğinden durum değişiktir. Borçlu ve rehin varsa şirketler grubunun, şirketlerin ortaklarının ve temsilcilerinin aynı kişi ve kişiler olması durumu değiştirmez. Yani, burada 3. kişinin ipoteği sözkonusudur. Alacaklının, rehinleri paraya çevirip, alacağını tahsil etmesi halinde, rehin varsa 3. kişi kendisinden bu suretle tahsil olunan miktar için asıl borçluya rücu hakkı vardır. Bu halde merhun borçlunun hanesine dahil edilemiyeceği gibi alacak hakkında İİK. 297. maddesi hükmü uygulanmaz. Alacak üçüncü şahsa ait rehinle temin edilmiş ve konkordato isteyen borçlu şirket müteselsil kefil olması nedeniyle borçtan dolayı şahsen sorumlu olmakla, muteriz banka alacaklarının tamamının konkondato nisabının hesabında gözönünde tutulması zorunludur. Bu takdirde ise İİK.nın 297/f.1 maddesinin öngördüğü nisap oluşmayacağından tasdik talebinin reddi icap edeceği görüşüyle bozulmuştur).
Borçlu vekilinin bozma kararına karşı karar düzeltme isteği dairemizin 23.11.1990 gün ve 7586/7500 sayılı ilamıyla reddedilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyulmuş ve konkordatonun tasdiki talebinin reddine karar verilmiştir.
Karar borçlu vekilinin temyizi üzerine dairemizce onanmıştır.
Davacı borçlu vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin HUMK.nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK.nun 442. maddesi gereğince (R E D D İ N E), alınması gereken 15.500 lira karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan bu harcın ve 3506 sayılı yasa ile değiştirilen HUMK.nun 442/3. madde hükmü uyarınca takdiren 15.000 lira para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak hazineye gelir kaydedilmesine, 8.11.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.