 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1990/6902
K: 1990/6670
T: 19.10.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Seyit Ahmet, Ali ile hasımsız olarak açılan davadan dolayı, (Ankara Asliye 1. Ticaret Mahkemesi)nce verilen 28.4.1989 gün ve 123-323 sayılı hükmü onayan dairenin 26.6.1990 gün ve 4952-5111 sayılı ilamı aleyhinde davacılar vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacılar vekili, müvekkillerinin 1979 yılından 1984 yılına kadar A... Mobilya adı altında ticari faaliyette bulunduklarını, bu döneme ait ticari defter ve kayıtlarının saklandığı deponun 1.6.1989 tarihinde yandığını ve müvekkillerin defterlerinin de yandığını iddia ederek, zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacıların tacir sıfatlarının bulunmadığı sebebiyle dava reddedilmiştir.
Davacılar vekilinin temyizi üzerine hüküm, dairemizce onanmıştır.
Davacılar vekili, karar düzeltilmesi isteminde bulunmuştur.
TTK.nun 14/f.I maddesi hükmünce, bir ticari işletmeyi kısmen dahi olsa kendi adına işleten kimseye tacir denir. Anılan hükme göre, birden fazla gerçek kişi bir ticari işletmeyi adi ortaklık şeklinde işletmekte iseler bunların her biri tacir sıfatını kazanır. Öte yandan ticari işletmeyi fiilen işleten gerçek kişilerin tacir sayılabilmesi için, ticaret siciline kayıt olması şart değildir. Diğer bir deyişle, Ticaret Siciline kayıt tacir sıfatının zorunlu bir unsuru değil, sadece neticesidir.
Bu durumda, TTK.nun 14/f.I, 17, 1463/f.II maddeleri ile tacir-esnaf ayrımına ilişkin 25.1.1986 gün, 86/10313 sayılı Bankalar Kurulu Kararnamesi hükümleri karşısında davacıların tacir sıfatına haiz olup olmadıkları bilirkişi incelemesi yaptırılarak saptanmak, tacir olduklarının anlaşılması halinde tacirlerin TTK.nun 66/f.I. c: 3 maddesi hükmü uyarınca işletmenin mahiyet ve önemine göre sadece işletme defteri de tutabilecekleri gözönünde bulundurulmak suretiyle işin esasına girilerek, zayi belgesi talebi hakkında müsbet menfi bir karar verilmek gerekir.
Bu nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme istemi yerinde görüldüğünden dairemizin onama ilamı kaldırılarak hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle:
Davacı vekilinin karar düzeltilmesi isteminin HUMK.nun 442. maddesi uyarınca kabulü ile, Dairemizin 26.6.1990 gün ve 1989/4952 esas, 1990/5111 karar sayılı ilamının kaldırılmasına, hükmün değinilen nedenlerle BOZULMASINA, ödediği temyiz ilam ve temyiz peşin harcının isteği halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 19.10.1990 gününde oybirliğiyle karar verildi.