 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1990/5516
K: 1992/1274
T: 10.02.1992
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA: Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 20.2.1990 gün ve 89/834-90/64 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı ile davalı Şahteks vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR:Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan Şahteks yün iplik sanayi ve ticaret A.Ş.(9.000.000) liralık çek keşide ettiğini, ibraz süresi içindede bu parayı bankaya bloke ettiğini, ancak çek ibraz edilmeyince paranın ödenmediğini, bunun üzerine davalı Şahteks firmasının mahkemeden iptal kararı aldırarak çek tarihinden itibaren temerrüt faizini icra yolu ile talep ettiğini, asıl borç olan (9.000.000) lira dışında borcunun olmadığının tesbitini vadeden faize ilişkin icra takip talebinin iptaline, icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, cevabında çekin uluslararası bankanın Bakırköy Şubesinde kaydedildiğini, bunun üzerine davacıya çek bedelini ödemesi için müracaat ettiğini davacının bu durumu red ettiğini, ödeme yasağı kararı alınarak çekin iptal olduğunu aradan geçen zamanda davacının parayı kullanarak sebepsiz zenginleşme ve icra takibi yapılarak haciz yapıldığı icrada davacının bu duruma ses çıkarmadığını takip tarihinden itibaren %52 temerrüt faizini ödemekle yükümlü olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddiaya, savunmaya toplanan delillere göre davacı çeki keşide etmiş ve karşılığını ibraz süresi içinde bulundurmuştur. Çek aslı ibraz edilmeden davacının, dolayısıyle muhatap bankanın çek bedelini ödemesi mümkün değildir. 10 günlük ibraz süresi içinde çekin karşılığı bankada tutulmuştur. Dolayısıyla davacının bir kusuru yoktur. Takipte istenen faizde davacı sorumlu tutulamaz davacının uluslararası Endüstri ve Ticaret Bankası Genel Müdürlüğü'ne karşı açmış olduğu davanın feragat nedeniyle reddine Şahteks A.Ş. karşı (9.000.000) lira dışındaki likit (2.936.000) liralık borcunun olmadığının tesbitine icra inkar tazminatının reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve davacının keşide ettiği çekin 21.10.1988 tarihini taşıdığı ve bu çekin 31.10.1988 tarihine kadar ibraz edilmesi gerektiği, çekin bankada kaybolması nedeniyle ibraz edilemediği ve bunun üzerine davalı hamilin kaybolan çeki için hasımsız olarak iptal davası açtığı, çekin iptal tarihinin 30.5.1989 olduğu ve bu tarihe kadar davacı keşidecinin çekin ibraz edilmemesi nedeniyle ödeme zorunluluğunun bulunmadığı, dolayısıyla 31.10.1988 ile 30.5.1989 tarihleri arasında keşideci için temerrüde düşme söz konusu olamayacağı ve davacı hamilin davada haksız çıkmasına karşın kötü niyetli olmadığı, somut olayın cereyan tarzı itibariyle kötü niyetli olduğu anlaşılamadığı ve bu durumda davacı yararına % 40 tazminata karar verilmemesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığından tarafların temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle tarafların temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6.800-lira temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 88.350-lira temyiz ilam harcından peşin harcın mahsubu ile temyiz eden davalıdan alınmasına, 10.2.1992 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.