 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1990/5494
K: 1992/1240
T: 10.02.1992
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul asliye 7. ticaret Mahkemesince verilen 23.3.1990 tarih ve 771-233 sayılı hükmün tamyizen tatbiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR : Davacı vekili; Davalı kurumun açtığı (15.000) tonluk sıvı sudkostik ihalesine girip kazanan müvekkili şirketin bu iş için gerekli ithalat bağlantılarını tamamlayarak emtianın tamamını fiktif depoya getirip (802.035) kg.nıda davalıya teslim ettiğini, bu arada fiatların ucuzlamasından yararlanmak isteyen davalının emtiada bozukluk olduğunu ileri sürerek bakiye miktarı satın almıyarak akdi feshettiğini, sudkostiğin (1) kg.'nın müvekkiline maliyetinin (50.90)TL. olduğunu, davalıya satış fiatının (57) Tl. olduğunu (1) kg. için (6,10) TL. kardan mahrum kaldığını toplam kar kaybının (610x14,197.965) (86.607.586) TL olduğunu, malın ayıplı olmadığının tespit dosyasıyla belirlendiğini, böylece sözleşmeyi kusurlu olarak fesheden davalının kar kaybını ödemesi gerekdiğini ileri sürerek (86.607.586) TL'nın ticari faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; Davacıyla yapılmış yazılı bir sözleşme bulunmadığını, acil ihtiyaç için davacının teslim ettiği miktarın ihaleye çıkarılmadan ve siparişe bağlanmadan bedeli peşin ödenerek alındığını, davacıdan alınan miktarların yapılı olduğunun anlaşılması üzerine alımın durudurulmakta yetkili olduğunu, davacının zararı olmadığı gibi müspet zararınıda istiyemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; iddia, savunma, tespit dosyası, mübrez belgeler ve bilirkişiler raporuna nazaran taraflar arasında yazılı olmasada (15.000) ton sudkostik alım-satım akdinin oluştuğu, (802.035) kg malın teslim edildiğinin ihtilafsız olduğu, davalının akdi fesihte kusurlu olduğu, davacının (2.000) ton malı fiktif depoya getirip (1.000) tonunu ihtal edip akdin feshi üzerine (1.000) tonu iade ettiği, davacının davalıya teslim ettiği miktarı yaklaşık bir aylık sürede gerçekleştirebildiği ilişki devam etseydi bakiye miktarın tesliminin yaklaşık (15) aylık süre alacağı, davalının alım fiatının kg için (57) TL. sabit fiat olduğu oysa davacının teslim edeceği emtianın yurt dışından ithal yoluyla gerçekleşeceği, dolar /TL. kuru ve fonlar ile gümrük vergi ve harçlarının sabitkalması halinde ve davacının teslim ettiği ilk partide dahi zarara uğradığı, yurdumuzdaki enflasyon nedeniyle dolar/TL kurunun (TL) aleyhine sürekli yükseliş göstermesi karşısında davacının ilişki sürseydi kar değil (216.300.000) TL. zarar edeceğinin anlaşılması karşısında, davacının kar mahrumiyetini kanıtlıyamamış olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekili bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davacı vekili bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6.800 lira temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 10.2.1992 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.