 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1990/4965
K: 1990/5522
T: 17.09.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı, (Ankara Asliye 3. Ticaret Mahkemesi)'ce verilen 24.4.1989 tarih ve 322-249 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacılar; 82 ortaklı davalı kooperatifin üyeleri olduklarını, 13.9.1987 tarihli kura çekimiyle % 98'i tamamlanmış konutlarına oturduklarını, kura tarihinden 2.4.1989 dava tarihine kadar eksikliklerin tamamlanmadığı, Toplu Konut fonu ve Emlak Kredi Bankası'ndan alınan kredilerin geri ödeme dilimlerinin başlatılmayarak faiz kaybına neden olunması ve kooperatifi temsil ve ilzama yetkili kişilerle fiilen temsil edenlerin farklı olması nedeniyle yönetimin hukuki hüviyetinin bulunmadığı, açılan davalar sonucu kooperatifin acze düşmesi nedenlerinden dolayı olağanüstü toplantı yapılması yolundaki istemlerine yönetim kurul ve denetim kurulunun yasal sürelerde gerekli işlemleri yapmamaları sonucu Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'na yapılan başvuruya da mahkemeye başvurulmasının önerildiğini iddia ederek Genel Kurulu toplantıya çağırma izninin verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı vekili; davacıların bildirdikleri üye sayısının doğru olduğunu, ancak ileri sürülen nedenlerin gerçek ve geçerli olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; iddia ve savunmaya, mübrez belgelere nazaran istemin 1163 sayılı Kanunun 44. maddesine ve ana sözleşmeye uygun olduğunu, yeterli nisabın sağlandığını benimseyerek davacılara Genel Kurulu toplantıya çağırma izninin verilmesine karar ittihaz edilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Davacı ortaklar, davalı kooperatif Genel Kurulunun olağanüstü toplantısına ilişkin çağrı izni için izin verilmesini istemiş ve bu istem mahkemece kabul edilmiştir. Dava dilekçesinde olağanüstü genel kurulda hangi hususların görüşüleceği yani gündemin ne olacağı belirtilmediği gibiduruşmada da bu husus hakkında gerekli açıklama yapılmamıştır. Ayrıca, mahkeme kararının da olağanüstü Genel Kurulun gündemi için herhangi bir açıklık getirilmemiştir.
Gerek olağan ve gerekse olağanüstü genel kurulun bir gündemi olup kural olarak gündem dışı hususlar genel kurulda görüşülemez. Bunun için genel kurulun toplantıya davetinde, gündem ilan ve davet mektuplarında gündemin açıklanması gerekir. Genel Kurulun olağanüstü çağrısına izin verilmesine ilişkin mahkeme kararında gündemin gösterilmemesi halinde davacıların gündemi istedikleri gibi saptayabilecekleri sonucu ortaya çıkar. Böyle bir durum, bazı durumlarda genel kurulun olağanüstü çağrısının amacını aşar ve istenmeyen sonuçlar meydana gelebilir. Bu itibarla genel kurulun olağanüstü çağrısına ilişkin izin isteminde belirtilmemiş ise, mahkemece buhusus üzerinde durularak istemde bulunanlara açıklama yaptırılmalı ve diğer tarafın itirazı varsa bu itiraz da gözönüne alınarak hasıl olacak sonuç çerçevesinde gündem saptanmalı ve bu gündem mahkeme kararında gösterilerek çağrı hkkında izin verilmelidir.
Yukarıdan beri açıklanan hususlar gözönüne alınmadan genel kurulun hangi gündemde toplanacağı açık ve seçik belirtilmeden yazılı biçimde karar tesisi doğru görülmemiş ve yerel mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 17.9.1990 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.