 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1990/2922
K: 1990/3136
T: 09.04.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Bursa Asliye 3. Hukuk Mahkemesince verilen 6.12.1988 tarih ve 804-859 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan ödünç para alarak karşılığında rakkam hanesi 500.000 TL. yazılmış bir bono verdiğini, davalının 1 eklemesi ile bonoyu 1.500.000 TL. haline dönüştürdüğünü belirterek davalıya olan borcunun 500.000 TL. olduğunun tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, iddianın doğru olmayıp davacıya 1.500.000 TL. verildiğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, ilgili belgeler ve bilirkişi raporuna ve senette yazılı ile yazılan miktara itibar edilmesi gerekmesine göre davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava konusu bononun bedelinin yazı ile yazılacak kısmının boş olarak davalıya verildiği ve kendisi veya oğlu tarafından doldurulduğu uyuşmazlık konusu değildir. Ancak alınan bilirkişi raporunda bedelin rakkamla yazıldığı kısımda baştaki 1 rakkamının sonradan ilave edilmiş olduğunun mümkün bulunduğu kanaati izhar edilmiştir. Bedelin yazı ile yazılacak kısmı boş olarak verilen bir kambiyo senedinde rakkamla yazılan bedel kısmında bir tahrifat söz konusu olduğu takdirde TTK. 588. maddesinin uygulanamıyacağı ve tahrifatsız olarak rakamla yazılı bedele itibar edileceği artık yerleşmiş dairemizin içtihatları gereğidir. Bu durumda rakkamla yazılı bedel kısmının tespiti ve bir tahrifat olup olmadığı önem kazanmaktadır. Ancak alınan bilirkişi raporu bu konuda kesin bir ifade de bulunmadığı cihetle mahkemece davalının itirazları da gözönünde alınarak grafoloji uzmanı 3 kişiden yeni bir rapor alınarak sonuca varmak gerekirken bu hususlar üzerinde durulmadan bononun yazılı bedel kısmına itibar edilerek karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda yazılı nedenle davacının temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 9.4.1990 gününde oybirliğiyle karar verildi.